Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1364 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1943 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs bu suça yardım ve azmettirmeHÜKÜM : ... hakkında: Beraat,Turgut hakkında: TCK.nun 37/1, 81/1, 35/1-2, 62 maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası,Saim hakkında: TCK.nun 39/1-2-c, 81/1, 35/1-2 maddeleri uyarınca 6 yıl hapis cezası,... hakkında: TCK.nun 38/1, 81/1, 35/1-2, 29, 62 maddeleri uyarınca 4 yıl hapis cezasıMağdur ...'ye yönelik olarak sanık ... hakkında azmettiren sıfatıyla, sanık ... hakkında fail sıfatıyla ve sanık ... hakkında yardım eden sıfatıyla kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan mahkumiyet; sanıklar ...hakkında ise yardım eden sıfatıyla tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan beraat hükümlerinin, sanıklar ... müdafileri ile katılan vekilinin temyizi üzerine yapılan incelemesinde;1)Sanık ... hakkında fail sıfatıyla, sanık ... hakkında yardım eden sıfatıyla kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan mahkumiyet; sanıklar ... hakkında ise yardım eden sıfatıyla tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan beraat hükümleri yönünden;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, mağdur ...'ye yönelik olarak sanık ...'un fail sıfatıyla kasten öldürmeye teşebbüs suçu ile sanık ...'in eyleminin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sanık ...'un suçunun niteliği tayin, sanık ... yönünden takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, elde edilen delillerin sanıklar ... hakkında mağdur ...'ye yönelik yardım eden sıfatıyla tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından 5271 sayılı CMK'nun 223/2-e maddesi uyarınca mahkumiyete yeter nitelik ve derecede bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafinin eksik incelemeye, sübuta, katılan vekilinin suç niteliğine, beraat eden sanıklar yönünden yardım eden sıfatıyla tasarlayarak kasten öldürme suçlarından mahkumiyet kararları verilmesi gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle;A)Sanıklar ... hakkında mağdur ...'ye yönelik yardım eden sıfatıyla tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan beraat hükümlerinin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,B)Mağdur ...'ye yönelik olarak sanık ...'un fail sıfatıyla, sanık ...'in ise yardım eden sıfatıyla kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden yapılan incelemede;Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanıklar ...'in tespit edilemeyen bir sebeple mağdur ...'yi öldürmeye karar verdikleri, bu kapsamda olay gecesi sanık ... tarafından kiralanan araçla mağdurun evinin yakınlarına gelerek onu beklemeye başladıkları, mağdurun gitmiş olduğu birahanenin kapanması üzerine birahaneyi işleten tanık ... tarafından araçla evine getirildiği, evinin bulunduğu binaya girmek üzereyken de sanıklar ...'in mağdurun yanına geldikleri ve sanık ...'un elinde bulunan av tüfeği ile mağdura doğru üç kez ateş ettiği, daha sonra sanıkların birlikte geldikleri araca doğru koştukları ve araca binerek hızla olay yerinden ayrıldıkları olayda;aa)Mağdur ...'nin av tüfeği ile yapılan birden fazla atışa bağlı olarak batın, el ve bacak bölgelerinden almış olduğu saçma taneleri isabetleri nedeniyle organlarından birisinin işlevinin sürekli olarak zayıflaması niteliğinde olan ince bağırsağın 130 cm'lik bölümünün alınmasına, mezo ve serozada'da yaralanmalara, el parmaklarında 3. (orta) derecede kemik kırıklarına ve hayati tehlikeye neden olacak şekilde yaralandığının anlaşılması karşısında, sanıklar hakkında, teşebbüs nedeniyle 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören TCK'nun 35. maddesi ile yapılan uygulamalar sırasında meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte gözetilerek üst sınıra yakın cezalar tayin edilmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde 12'şer yıl hapis cezasına hükmolunması suretiyle eksik ceza tayini,bb)Sanıklar ...'un olayın tüm aşamalarında birlikte hareket ederek araçla maktülün gelişini beklemeleri, olay yerine gelen maktulün yanına birlikte gitmeleri ...'un atışı sırasında ...'in bulunması ve olay yerinden birlikte kaçmaları nedeniyle eylem üzerinde ortak hakimiyet kurduklarının anlaşılması karşısında sanık ... hakkında TCK'nun 37. maddesi kapsamında suça katıldığı kabul edilerek uygulamanın da bu şekilde yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde TCK'nun 39. maddesi uyarınca yardım hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini,cc)Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. ve 2015/85 K. sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,2)Sanık ... hakkında azmettiren sıfatıyla kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmü yönünden;Oluşa ve başta mağdur ...'nin oğlu olan tanık ...'in anlatımları olmak üzere tüm dosya kapsamına göre, sanık ...'ın aralarında husumet bulunan ve aynı sitede oturan mağdur ...'ye yönelik gerçekleştirilen öldürmeye teşebbüs eylemi sırasında evinde bulunduğunun ve olay sırasında silah sesi üzerine evinin balkonuna çıkarak olay yerine baktığının sabit olduğu, mağdura yönelik eylemde bulunan sanıklar ... ile sanık ... arasında bağlantı olduğuna ilişkin herhangi bir delil de bulunmadığı, dolayısıyla sanıklar ...'in sanık ... tarafından azmettirildiklerinin her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil ile kanıtlanamadığı, sanık ... ile mağdur arasında yaşanan bir kısım adli olayların da başlı başına diğer sanıkları azmettirdiği yönünde delil olarak kabul edilemeyeceği ve bu nedenle atılı suçtan sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mağdurun dosya kapsamı ile uyumlu olmayan aşamalardaki beyanları ile azmettirme yönünden herhangi bir somut delile dayanmayan ve duyumdan ibaret olan duruşmadaki anlatımlarına itibar edilerek sanık hakkında azmettiren sıfatıyla kasten öldürmeye teşebbüs suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar ... müdafileri ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 21/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.