Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13612 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 11570 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : KADIKÖY 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 01/07/2010NUMARASI : 2010/196-2010/249 Taraflar arasında görülen davada;Davacı, paydaşı olduğu 25 parsel sayılı taşınmazdaki 3 nolu bağımsız bölüme, davalının haksız olarak kullanmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir. Davalı, taşınmazı kiracı sıfatıyla kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “…dava tarihine göre davalıyı taşınmazda fuzuli şagil olarak kabul etmek olanaksızdır. Diğer taraftan, her nekadar davalı taşınmazın boşaltıldığı ve kullanılmadığı yönünde bildirimde bulunmuş ise de, mecurun anahtarının davalı da bulunması halinin davalının taşınmazı kullandığı, başka bir ifadeyle hakimiyeti altında bulundurduğu şeklinde kabul edilmesi gerekeceğinde kuşku yoktur.Hal böyle olunca; davalının dava tarihine göre kiracılık ilişkisinin devam ettiği, davacının kira ilişkisinden kaynaklanan bir alacağı varsa ayrı bir dava konusu edebileceği gözetilmek suretiyle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğine yönelik davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.” gerekçesiyle bozulmuş, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. Hükmüne uyulan bozma kararında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine, Ne var ki, davada vekille temsil edilen davalı yararına, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, keşfen belirlenen, ancak yargılama sırasında harcı ikmal edilmeyen değer üzerinden fazla vekalet ücretininin hüküm altına alınmış olması doğru değildir.Davacının bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün, açıklanan nedene hasren HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.12.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.