Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13585 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8233 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tehdit, hakaretHÜKÜMLER : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Anayasanın 141, CMK’nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak, Yargıtay denetimine de imkan verecek biçimde olması gerekir. Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiil ve sözlerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiil ve sözlerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması, taktir hakkının kullanılma gerekçelerinin belirtilmesi gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak gerekçesiz hüküm kurulması,2-Sanığın, müşteki ..... sarfettiği kabul edilen "haddinizi bilin, öğretmeninizin kravatından tutar sürüklerim, umarım bundan sonra başınıza başka bir olaylar gelmez" şeklindeki sözlerin TCK'nın 106/1-2. cümlesinde tanımlanan sair tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanığın TCK'nın 106/1-1. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi,3-Sanığın adli sicil kaydında görülen Erçiş Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/65-215 E-K sayılı 03.12.2007 kesinleşme tarihli ilamına konu 1 yıl 8 ay erteli hapis cezasının tekerrüre esas alınmaması,4-Hakkında lehe hükümlerin uygulanması talebinde bulunan sanığa verilen kısa süreli hapis cezalarının TCK'nın 50. maddesinde düzenlenen seçenek yaptırımlara çevrilip çevrilmeyeceğinin tartışılmaması,5-Somut olayda görgüye dayalı bilgisi olan ..., ... ile... ifadesinin alınmasından sonra tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirilerek ve özellikle sanık savunması da dikkate alındığında, katılan tarafından akrabası ve okul öğrencisi olan Hasan Aydoğmuş'a yönelik haksız tahrik oluşturabilecek söz veya bir eylemin söz konusu olup olmadığı değerlendirildikten sonra sanık hakkında hakaret suçunda TCK'nın 129, tehdit suçunda ise aynı Kanunun 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması,6-Hapis cezasının kanuni sonucu olarak TCK'nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına karar verilmemesi,7-Kabule göre de;Sanığa ek savunma hakkı verilmeden TCK'nın 106/1-1 maddesi uygulanmak suretiyle CMK'nın 226. maddesine aykırı davranılması,Kanuna aykırı ve sanık ...'nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca sanık hakkında tekerrür uygulanmamasına yönelik kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.