Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1352 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 670 - Esas Yıl 2012





Davacılar vekili, 12.12.2011 tarihli dilekçesiyle, mahkemece verilen bir yıllık iflas erteleme kararının süresinin dolmak üzere olduğunu, kayyım raporlarında şirketlerin işlerinin iyiye doğru gittiğini, erteleme kararının devam etmesi durumunda şirketlerin borca batıklıktan kurtulabileceğinin ve borçlarını ödeyecek duruma geleceğinin belirtildiğini ileri sürerek, müvekkili şirketler hakkında verilen bir yıllık iflas erteleme kararının uzatılmasını talep etmiştir.Davacı vekili, 23.12.2011 tarihli dilekçesiyle, mahkemece 28.09.2010 tarihli ihtiyati tedbir kararının nihai karar kesinleşmediğinden uygulanmasının devam ettiğine dair uygulamada doğan tereddütleri ortadan kaldırmaya yönelik karar verilmesi, bu talepleri kabul edilmediği takdirde derdest dosya üzerinden ve müvekkili şirketin malvarlığını korumaya yönelik ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, iflasın ertelenmesinin uzatılması talebine ilişkin olarak 14.12.2011 tarihli ek kararla, uzatma isteyen şirketlerin bir yıllık uzatma sürelerinin 16.12.2011 tarihinde dolmak üzere olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunun Yargıtay bozma ilamındaki gerekçelerde belirtilen şekilde çelişkili olduğu ve şirketlerin iyileştirme projesindeki hedeflere erişerek borca batıklıktan kurtulmalarının sağlanabileceği yönünde ayrıca bir inceleme ve araştırmanın gerekliliğinin ortaya çıktığı, bu aşamada iflasın ertelenme süresinin bir yıl daha uzatılması yönündeki talebin usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle, reddine karar verilmiştir.Mahkemece, verilen önceki tedbir kararlarının devamı veya yeni tedbir kararı verilmesi talebi hakkında 26.12.2011 tarihli kararla; iflasın ertelenmesinin uzatılmasına yönelik talebin reddi halinde önceki verilen tedbir kararları kendiliğinden kalkmış sayılacağından, davacı vekilinin ihtiyati tedbire ilişkin talebi hakkında ayrıca bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Davacılar vekilince her iki karar temyiz edilmiştir.1-Dava iflasın ertelenmesinin uzatılması ve tedbir kararı verilmesi istemlerini içermektedir.Mahkemece daha önce verilen bir yıl iflasın ertelenmesi kararının vaki temyiz üzerine Dairemizin 15.09.2011 tarih 2011460 esas 2011314 karar sayılı ilamı ile araştırmaya yönelik olarak bozulduğu ve dosya kapsamından henüz kesinleşmediği anlaşılmıştır. Bu durumda daha önce açılan ve Yargıtay'ca bozulan iflasın ertelenme talebinin tüm yasal yolları tüketilip sonuçlandırılmadan ve bu davanın sonucu beklenilmeden yeniden iflasın ertelenmesinin uzatılması talebinin incelenmesi doğru görülmemiştir. (Yargıtay 19. HD. 27.01.2006 tarih, 200511486 E., 2006590 K.sayılı ilamı da emsal niteliktedir.)2-Daha önce açılan ve ihtiyati tedbir kararı ile iflasın ertelenmesine dair hükmün temyizi üzerine Yargıtay'ca bozulması halinde bu dosya ile ilgili karar düzeltme dahil tüm yasal yollar tüketilinceye kadar ilk dosyada verilen tedbir kararları HMK'nın 3972. maddesi gereğince devam edeceği gözönünde bulundurulduğunda mahkemece tedbir ile ilgili verilen 26.12.2011 tarih 2010562 Esas sayılı hüküm sonucu itibariyle doğru değildir.SONUÇYukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmünBOZULMASINA,peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 24.02.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.