Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13414 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 12170 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ : ERZİN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,TARİHİ : 28/07/2009NUMARASI : 2008/93-2009/185Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava konusu 2659 parselde temellük ettiği payın, davalının oturduğu konutu kapsadığını, tahliyesi için 08.12.2004 tarihinde noter kanalıyla ihtarname keşide etmekle birlikte Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açtığını, ihtarın yasal koşullara uygun olmadığı gerekçesiyle davanın reddedildiğini, davalının fuzuli şagil olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve 8.900 TL ecrimisilin tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, taşınmazda paydaş olduğunu, miras yoluyla intikal ettiğini belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davacının kayden paydaşı olduğu çaplı taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın elattığının keşfen sabit olduğu gerekçesiyle elatmanın önlenmesine ve ecrimisilin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. Dava; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece; davacının kayden maliki bulunduğu 2659 parsel sayılı çaplı taşınmaza davalının haklı ve geçerli bir neden olmaksızın elattığının keşfen saptandığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesine ve ecrimisilin kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davacının, ecrimisil isteği yönünden dava değerini 8.900 TL. olarak belirtirken taşınmazla ilgili olarak değer belirtmediği gibi mahkemece keşfen belirlenen değer üzerinden harç alınmadan yargılamaya devam edildiği görülmektedir.Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür davalarda HUMK.’nun 413 ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesi uyarınca; dava değerinin ve buna göre alınacak harcın elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından, elatmanın önlenmesi yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından (04.03.1953 tarih, 10/2 sayılı İ.B.K ) ibaret olacağı kuşkusuzdur.Bilindiği üzere; 492 sayılı Harçlar Yasası, harcın alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re'sen) gözetilmesini hükme bağlamıştır. Anılan Yasasının 30. ve 32. maddelerinde ise yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmıştır.Hal böyle olunca; dava dilekçesinde elatıldığı iddia edilen yerle ilgili olarak davacı tarafından bir değer belirtilmediği gözetilmek suretiyle, keşfen belirlenen taşınmaz değer üzerinden nispi tarife hükümlerine göre harcın tamamlatılması, ondan sonra işin esasının incelenerek hükme bağlanması gerekirken, elatma isteği bakımından değer belli edilmeksizin sadece ecrimisil üzerinden harç alınmakla yetinilmesi isabetsizdir.Davalının temyiz itirazları bu yönüyle yerindedir. Kabulü ile hükmün öncelikle açıklanan nedenden ötürü sair hususlar incelenmeksizin HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.12.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.