Mahkemesi : Asliye Hukuk Mahkemesi(İş Mahkemesi Sıfatıyla)Dava Türü : AlacakTaraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:Davacı, davalı işyerinde 01.01.2005-04.01.2013 tarihleri arasında itfaiye eri olarak çalıştığını, iş akdinin kendisi tarafından emekli olması nedeniyle feshedildiğini, 1998-2010 arası 24 saat çalışıp 24 saat dinlendiğini bu döneme ait fazla mesai ücretlerinin ödenmediğini bildirerek fazla mesai ücreti alacağının tahsilini talep etmiştir.Davalı, davacının tüm alacaklarının ödendiğini ve başka bir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Fazla çalışma ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.4857 sayılı İş Kanununun 63 üncü maddesinde çalışma süresi haftada en çok 45 saat olarak belirtilmiştir. Ancak tarafların anlaşması ile bu normal çalışma süresinin, haftanın çalışılan günlerine günde onbir saati aşmamak koşulu ile farklı şekilde dağıtılabileceği ilkesi benimsenmiştir. Yasanın 41 inci maddesine göre fazla çalışma, kanunda yazılı koşullar çerçevesinde haftalık 45 saati aşan çalışmalar olup, 63 üncü madde hükmüne göre denkleştirme esasının uygulandığı hallerde, işçinin haftalık çalışma süresi, normal haftalık iş süresini aşmamak koşulu ile bazı haftalarda toplam 45 saati aşsa dahi bu çalışmalar fazla çalışma sayılmaz.Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Dairemizin yerleşik uygulamasına göre, bir işçinin günde en fazla fiilen 14 saat çalışabileceğinin kabulü gerekir. Bu durumda 24 saat çalışıp 24 saat dinlenme usulüyle yapılan çalışmalarda bir hafta 3 gün diğer hafta ise 4 gün çalışma yapılacağından, yukarıda bahsedilen 63 üncü madde hükmü gereğince, haftalık normal çalışma süresi dolmamış olsa dahi günlük 11 saati aşan çalışmalar fazla çalışma sayılması nedeniyle, bu çalışma sisteminde işçi ilk bir hafta (3x3=) 9 saat takip eden hafta ise (4x3=) 12 saat fazla çalışma yapmış sayılmalıdır.Somut olayda davacının 2010 yılına kadar 24 saat çalışıp 24 saat dinlenme sistemi ile çalıştığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece davacının fazla mesai ücreti talebi; zamanaşımı savunmasına göre hesaplanması gereken 11.09.2008 ila 15.02.2010 tarihleri arasında fazla mesailerin tahakkuk yapılarak ödendiği gerekçesi ile reddedilmiştir. Dosya incelendiğinde davacının fazla mesailerine ilişkin bordro veya nöbet çizelgesi gibi belgelerin sunulmadığı, bunun yerine davalı tarafından düzenlenen 18.03.2013 tarihli yıllara göre ve ay ay fazla mesai tahakkuklarının toplu olarak gösterildiği liste dikkate alınarak davacının tüm alacakları ödendiği kabul edilmilmiştir. Oysa hesaplamalarda dikkate alınan liste davacının imzasını taşımıyor olup davalı tarafından tek taraflı olarak düzenlenmiş bir belgedir. Kaldı ki bu belgede dahi fazla mesai tahakkuku olmayan aylar bulunmaktadır. Yapılacak iş davalı resmi kurum olup, davacının çalıştığı döneme ait tüm nöbet çizelgeleri ile bordrolar temin edilerek davacının fazla çalışmaları belirlenmeli, bu belgeler sunulmadığı takdirde, çalışma sistemi konusunda uyuşmazlık bulunmadığından, yukarıda hesaplama şekli detaylı şekilde anlatılan 24 saat çalışıp 24 saat dinlenmesi sistemine göre hesaplama yapılmalı ve bordrolarda tahakkuk olan aylar dışlanarak çıkacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece bu husus gözetilmeden hatalı gerekçe ve eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması isabetli olmayıp bozma nedenidir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 24/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.