Suç : 1-Özel hayatın gizliliğini ihlal, 2-Şantaj, 3-Hakaret,4-Tehdit, 5-Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme.Özel hayatın gizliliğini ihlal, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, hakaret, tehdit ve şantaj suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Sanık hakkında hakaret, tehdit ve şantaj suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:Katılan ile sanığın, lise yıllarında bir dönem duygusal arkadaşlık yaparak ayrıldıkları, katılanın bu dönemde başka biriyle nişanlanmasından sonra, sanığın katılanı telefon ile arayarak "sana bundan sonraki hayatını zehir edeceğim, bundan sonra hep önüne çıkacağım" şeklinde tehditte bulunup sinkaflı sözlerle hakaret ettiği, katılanın yaşadıkları olaylarla ilgili olarak sanığı aradığında sanığın katılana hitaben "sen Hamide diye bir avukatın adını kullanarak aradın ve duygularımla oynadın, sana dava açacağım, bundan dolayı avukat tuttum ve bir milyar para verdim, sen bana bir milyar para verirsen bu davadan vazgeçerim" şeklinde şantajda bulunduğu iddiasına konu olayda,Katılanın soyut iddiası dışında, sanığın savunmalarının aksini kanıtlanamadığı ve sanığın mahkumiyetine yeter delil bulunmadığı anlaşıldığından, mahkemece sanık hakkında atılı suçlardan beraat kararı verilmesine bir isabetsizlik görülmemiş olup, Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, sübuta, eksik incelemeye ve mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,2-Özel hayatın gizliliğini ihlal, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince:Katılan ile sanığın, lise yıllarında bir dönem duygusal arkadaşlık yaptıkları ve birbirleri ile facebook sosyal paylaşım sitesinden haberleştikleri, aralarındaki samimiyet nedeniyle sanığın kendi ikrarıyla, katılanın facebook şifresini sanığa verdiği, ancak daha sonra katılanın sanıktan ayrılarak başka bir kişiyle evlenip boşandığı, katılanın eşinden boşandıktan sonra sanıkla arkadaşlıklarını bir süre daha yeniden başlattıkları ve yeniden ayrıldıkları, katılanın bu dönemde başka biriyle nişanlanmasından sonra, sanığın elde ettiği facebook şifresi ile katılanın hesabında bulunan fotoğrafları izni dışında yayınladığı iddiasına konu olayda,Sanığın, 15/01/2013 tarihli kolluk ifadesinde, katılanla lise yıllarında arkadaş olduğu dönemde katılanın facebook şifresini kendisine verdiğini ve kendisinin bu şifreyi değiştirdiğini beyan ettiği dikkate alınarak, tarafların arkadaşlıklarının hangi yıl başladığı, lisedeki arkadaşlıklarının hangi yıllar arasında olduğu, ne zaman sona erdiği, yeniden ne zaman başladığı, katılanın facebook şifresini sanığa verip vermediği, vermiş ise ne zaman sanığa verdiği, katılan tarafından kullanıldığı ileri sürülen facebook sayfasını oluştururken kullandığı mail adresini hatırlayıp hatırlamadığı, konularında taraf ifadelerinin ayrıntılı olarak alınması; maddi gerçeğin ortaya çıkarılması açısından, sanığın evinde ve kendisine ait işyeri bulunduğu takdirde bu işyerinde arama yapılarak, bilgisayar ve eklentilerine el konulduktan sonra, katılanın isim ve soyismiyle açtığı facebook adresinin ve tespit edildiği takdirde buna bağlı mail adresinin sanığın bilgisayarında kullanılıp kullanılmadığı, kullanıldığı tespit edildiği takdirde hangi tarihler arasında girildiği, ayrıca soruşturma aşamasında dosyaya sunulan ve katılanın fotoğrafının yer aldığı facebook çıktısı örneği esas alınmak suretiyle, internet servis sağlayıcısı ve IP adresinin tespit edilip edilemeyeceği hususunda, bilişim alanında uzman bilirkişilerden rapor aldırılması; daha sonra katılanın şifresini sanığa 7 haziran 2011 tarihinden önce verdiği tespit edildiği takdirde, dosyada bulunan facebook çıktısında en son 7 haziran 2011 tarihinde işlem yapıldığı göz önünde bulundurularak, sanığın dosya kapsamından katılana ait başkaca fotoğraf paylaşmadığı tespit edildiği takdirde, sanığında katılanın facebook şifresini değiştirdiğini ikrar etmesi nedeniyle başka biri tarafından eylemin yapılamayacağı göz önünde bulundurarak, sanığın, katılanın rızasıyla verdiği katılanın facebook kullanıcı adı ve şifresini kullanarak, katılanın rızası dışında facebook sayfasındaki katılana ait fotoğrafları yayımlaması eyleminin, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme ve özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarını değil, TCK’nın 244/2.maddesinde düzenlenen sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçunu oluşturacağı gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı şekildi hüküm kurulması,Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.