Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12849 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 11535 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ : BEYOĞLU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ,TARİHİ : 25/06/2009NUMARASI : 2008/327-2009/225Taraflar arasında görülen davada;Davacı, kayden paydaşı olduğu 594 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 3.katına davalı tarafından ikametgah olarak kullanılmak suretiyle müdahale edildiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuş, bilahare ıslah dilekçesi sunarak talep ettiği ecrimisil miktarını artırmıştır.Davalı, çekişme konusu taşınmazı dava dışı kişiden kiraladığını ve kiracı sıfatıyla kullandığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. “Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 594 ada 5 parsel sayılı taşınmazın ½ payının 11.04.2008 tarihinde Sultan Beyazıt Vakfı adına kayıtlı olduğu, davalının taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı, davacı idarenin başvurma ve nispi harç yatırmaksızın eldeki davayı açtığı, bilahare ıslah dilekçesiyle arttırdığı ecrimisil miktarı üzerinden nispi harç ile başvurma harcını yatırdığı, ancak elatmanın önenmesi davası bakımından elatıldığı iddia edilen taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin belirlenmediği ve buna göre de harç ikmalinin yapılmadığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda da, kısa kararda “davanın kabulüne, …davalının davacı taşınmazına yaptığı müdahalenin menine davacıya teslimine…” ve ayrıca ecirimisile hükmedildiği, gerekçeli kararda ise, “davacının meni müdahale talebinin kabulü ile, davalının 594 ada 5 parsel sayılı 52.75 m2’lik taşınmazın ½ hissesine yaptığı vaki müdahalenin men’ine, taşınmazdan tahliyesine, taşınmazın boş olarak davacı Vakıflar idaresine teslimine,…” ve ecrimisil isteminin de kabulüne karar verildiği, böylece kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazıldığı gibi, gerekçeli kararda hem ½ paya elatmanın önlenmesine, hem de devamında taşınmazın boş olarak teslimine denilerek çelişkili ve infaza imkan vermeyen şekilde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.Hemen belirtmek gerekir ki, harca tabi nitelik taşıyan bir davanın açıldığının kabul edilebilmesi için, başvurma ve nispi harcın alınması gerekeceği tartışmasızdır.Davacı, Vakıflar Bölge Müdürlüğü olup, harca tabi olduğunda da kuşku yoktur. Her ne kadar 5737 Sayılı Vakıflar Kanununun 77.maddesinde “… tüm iş ve işlemleri, her türlü vergi, resim, harç ve katılım payından istisnadır” hükmüne yer verilmiş ise de, anılan hükmün yargı harçlarını kapsamadığı Hukuk Genel Kurulunun 24.12.2008 tarih ve 2008/18-777 esas, 2008/788 sayılı kararı ile sabittir.Öyleyse, elatmanın önlenmesi davası bakımından harç ikmali sağlanmaksızın davanın devamına ve yargılamanın sürdürülmesine 492 Sayılı Harçlar Yasasının 30.ve 32.maddeleri hükmü gereğince yasal olanak yoktur.Öte yandan, tarafların tüm delilleri toplanıp, tetkik edildikten ve HUMK.nun 376. maddesine göre; son sözleri dinlenip duruşmanın bittiği bildirildikten sonra hakimin; aynı yasanın 388. maddesi uyarınca kararı gerekçesi ile birlikte (tam olarak) yazması ve hüküm sonucunu 389. maddede öngörülen biçimde tefhim etmesi asıldır. Nevarki, uygulamada söz konusu yasanın 38l. maddesinin son fıkrasının getirdiği ayrıcalığa dayanılarak bazı zorunlu nedenlerle sadece hükmün sonucu tutanağa geçirilip tefhim edilmekte, gerekçeli karar daha sonra yazılmaktadır. İşte bu gibi hallerde HUMK.nun 389. maddesine uygun olarak tarafların hak ve yükümlülüklerini açıkça gösteren tefhim ile aleniyet ve hukuki varlık kazanan kısa karara daha sonra yazılan gerekçeli kararın uygun olması zorunludur. Esasen kısa kararı yazıp, tefhim etmekle davadan elini çekmiş olan hakimin artık bu kararını değiştirmesine yasal olanak yoktur. Öte yandan, kısa kararla gerekçeli kararın çelişkili olması, yargılamanın aleniyeti, kararların alenen tefhim edilmesine ilişkin Anayasanın l4l. maddesi ile HUMK.nun yukarıda değinilen buyurucu nitelikteki maddelerine de aykırı bir durum yaratır. Ayrıca anılan husus kamu düzeni ile ilgili olup, gözetilmesi yasa ile hakime yükletilmiş bir ödevdir. Aksine düşünce ve uygulama yargı, yargıç ve kararlarının her türlü düşünceden uzak, saygın ve güvenilir olması ilkesi ile de bağdaşmaz. Değinilen ilke ve yasa hükümleri gözardı edilerek kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazılması doğru değildir. Hal böyle olunca, elatmanın önlenmesi davası bakımından nispi harcın tahsil edilmesi ve bu gerek ifa olunduğu takdirde davaya devam edilmesi ve l0.4.l992 gün, l992/7 Esas, l992/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Kararı çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir.Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenlerine göre şimdilik işin esası bakımından inceleme yapılmasına yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.12.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verild Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar SÖZLEŞMEDEN DOĞAN DAVA • YETKİLİ MAHKEME İFA YERİ (...Davacı, davalının talebi üzerine davalıya 250.000 TL borç para verdiğini, aylık 11.250 dolar faizin düzenli ödenmesi, ana paranın ise 4 ay içinde ödenmesi hususunda anlaştıklarını, davalının ilk ay faizi ödemesine rağmen sonrasını ödemediğini belirterek fazlası saklı kalmak üzere 50.000 TLnin ta Avukatın takip kesinleştiği halde alacağın tahsili için gereken diğer işlemleri yapmaması görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Suç tarihinde Ankara Barosuna bağlı avukat olarak çalışan sanığın, 13/10/2008 tarihli vekaletname ile katılanın K.. ve T.. Köyü tüzel kişiliklerinden olan alacağının tahsili amacıyla vekilliğini üstlendiği, Po Haciz ihbarnamesine karşı gerçeğe aykırı beyanda bulunmak - tazminat davası Y A R G I T A Y İ L A M ITaraflar arasındaki “tazminat ” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 20.03.2012 gün ve 2011/441 Esas, 2012/112 Karar sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?