Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12812 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9341 - Esas Yıl 2014





Takip tarihi itibariyle yürürlükte olan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanu-nu'nun 622-623.maddeleri gereğince adi ortaklıkta her ortak şirketin karına iştirak hakkına sahip olduğundan ortağın kişisel alacaklıları, borçlu ortağın şirketteki kar payını İİK'nın 89 maddesine göre haczettirebilirler. Ayrıca, aynı kanunun 638.maddesine göre adi ortaklığın tasfiye edilmesi halinde borçluya isabet edecek tasfiye payının da haczi mümkün bulunmaktadır. Bir diğer anlatımla, bir ortağın şahsi alacaklıları haklarını ancak, o şerikin tasfiyedeki payı üzerinde kullanabilirler ne var ki şirket sözleşmesinde bu kuralın aksi de kararlaştırılabilir.İki veya daha fazla işletmenin belli bir amaca ulaşmak için katkılarını birleştirdikleri ortaklığın (Joint Venture'nin) tüzel kişiliği bulunmadığından taraf ehliyeti yoktur. Ortaklar, ortaklık borçlarından dolayı alacaklılara karşı doğrudan doğruya ve sınırsız olarak tüm varlıklarıyla sorumludurlar. Ancak gerçek ve tüzel kişilerin taraf ehliyeti vardır. (Prof. Dr. Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku El Kitabı 2004 bas. Sahife 137 HGK'nın 08.10.2003 tarih ve 2003/12-574 E 2003/564 K.sayılı içtihadı)Açıklanan bu hükümlere aykırı olarak adi ortaklığın malları üzerine haciz konulması halinde bu husus, ortaklardan her biri tarafından şikayet konusu yapılabilir.Somut olayda, İ. A.Ş. ve S. A.Ş. aleyhine başlatılan icra takibinde adi ortaklığın .... Bakanlığı Teknik İşler Daire başkanlığındaki hakedişleri üzerine, 15.11.2013 tarihli müzekkereyle İİK 78.maddesine göre haciz konulduğu görülmektedir.Adi ortaklıklarda, ortakların borçlarından dolayı takip yapılması halinde, ortağın kar payı veya tasfiye payına haciz konulması mümkün olup, alacaklı tüzel kişiliği bulunmayan ortaklığa ait bir mal veya alacak üzerine haciz koyduramaz.6100 sayılı HMK'nın 26.maddesine göre, “Hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağılıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” Anılan kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere; hakim, tarafların iddia ve savunmaları ile bağlı olup, talepten fazlasına veya talebin dışında bir şeye hükmedemez. Eş söyleyişle hakim, davacının talep sonucu ile bağlı olduğundan, bu talepten fazlasına karar veremez.O halde mahkemece şikayetin kabulü ile İİK'nın 78.maddesine göre düzenlenen 15.11.2013 tarihli haciz müzekkeresinin M. İş ortaklığı yönünden iptali gerekirken haciz müzekkeresinin tümden iptaline karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇAlacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nın 366 ve HUMK'un 428.maddeleri uyarıncaBOZULMASINA,peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere30.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.