Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1277 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5548 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No: 1/B - 2013/60186MAHKEMESİ : Tekirdağ 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ ve NO : 07/12/2012, 2012/20 (E) ve 2012/145 (K)SUÇ : Kasten öldürmeTÜRK MİLLETİ ADINASanık Aziz hakkında maktul Songül'ü kasten öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde ve duruşmalı incelemede meşru savunmaya yönelen, Cumhuriyet Savcısının suç niteliğine ilişen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;1-Oluşa, dosya kapsamına ve mahkemenin kabulüne göre; maktül Songül'ün 1981 yılında sanık Aziz ile evlendiği, müşterek iki erkek çocuklarının olduğu, geçimsizlik nedeniyle 2002 yılında boşandıkları, bir süre ayrı kaldıktan sonra anlaşarak yeniden birlikte yaşamaya başladıkları, birlikte bijuteri işi üzerine bir işyeri açtıkları, 2010 yılının yaz mevsiminde kıskançlık meselesi nedeniyle tartışarak yeniden ayrıldıkları, bu arada maktulün başka bir erkekle duygusal ilişki yaşamaya başladığı, olay tarihinden yaklaşık iki ay önce maktulün müşterek işlettikleri işyerinde bulunan malları alıp kendi evine götürdüğü, bu nedenle aralarında telefon görüşmeleri ve mesajlaşmalar olduğu, 20.01.2011, 23.01.2011 ve 24.01.2011 tarihlerinde maktulün cep telefonundan hakaret içeren mesajlar yazarak sanığa gönderdiği, 24.01.2011 tarihinde sanığın kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle maktul hakkında şikayetçi olduğu, olay tarihinden önce maktulün “ben Malatyalı ile seks yapıyorum, sen ne yapıyorsun" diye mesaj göndererek sanığı taciz etmeye devam ettiği, sanığın bu mesajı oğlu Serhat'a da okuttuğu, olay günü sanığın konuşmak amacıyla maktulün evine gittiği, dairenin kapısında maktulün “niye geldin lan, şerefsiz gavat” diyerek elinde bulunan ekmek bıçağıyla sanığa bir kez vurduğu, sanığın, kendisine bıçakla vuran maktulü evin içine doğru iteklediği, evin içinde maktulün bıçakla ikinci kez kendisine vurmasına sinirlenen sanığın mutfak tezgahının üzerindeki ekmek bıçağını alarak maktulün göbek bölgesine bir kez vurduğu, yaralanan maktulün yüksek sesle yardım istemesi üzerine sanığın sol eliyle maktulün ağzını kapattığı, maktulün dengesini kaybederek yere düştüğü, bu sırada maktulün kendisine attığı mesajları düşünen sanığın sinirlenerek maktule vurmaya devam ettiği, dört tanesi müstakilen öldürücü olmak üzere 13 bıçak darbesiyle maktulü öldürdüğü, oğlu Serhat'a “kardeşine iyi bak, hakkını helal et, başım önde yaşayamam, kahpeye de gereken cezayı verdim” diye mesaj çektikten sonra kendi bileklerini keserek intihara teşebbüs ettiği olayda; maktulden kaynaklanan sanığa yönelen haksız hareketlerin niteliği ve ulaştığı boyut dikkate alınarak, haksız tahrik nedeniyle 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK'nın 29. maddesi uyarınca uygulama yapılırken, cezanın azami düzeyde indirim yapılarak belirlenmesi yerine yazılı şekilde 14 yıl hapis cezasına hükmedilerek fazla ceza tayini,2- Sanığın belli haklardan yoksun bırakılmasına dair uygulama yapılırken 5237 sayılı TCK'nın 53/1-c maddesindeki hakları kullanmaktan aynı yasanın 53/2. maddesi uyarınca hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkisini kendi alt soyu üzerinde kullanmaktan ise koşullu salıverme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gereğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiileri ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün CMUK'nun 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçen süre gözönüne alınarak sanık müdafiinin tahliye isteminin reddine, 04.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.