Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12751 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 12469 - Esas Yıl 2011





Talep, kıymetli evrakın zayii nedeni ile iptali ve ödeme yasağının konulmasına ilişkindir.İstanbul 38. Asliye Ticaret Mahkemesi 6100 sayılı HMK'nın 382. ve 383. maddeleri gereğince uyuşmazlığa Sulh Hukuk Mahkemesi'nde bakılacağından bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.İstanbul 22. Sulh Hukuk Mahkemesi ise açılan davanın HMK'nın 382. maddesine göre çekişmesiz yargı davası niteliğinde olup, çek iptali davalarının TTK'da düzenlenmiş olması ve HMK'nın 4. maddesinde bu davaların Sulh Hukuk Mahkemeleri'nde bakılacağına dair hüküm bulunmaması ve TTK'da zayii nedeniyle çek iptallerinin Ticaret Mahkemelerinde bakılacağına dair hüküm bulunması nedeniyle görevsizlik kararı vermiştir.Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu Kanun'un 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara” ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.Diğer taraftan, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesinde, “çekişmesiz yargı işleri” düzenlenmiş, aynı maddenin 2. fıkrasının (e) bendinde, “Ticaret hukukundaki çekişmesiz yargı işleri” başlığı altında 6. madde olarak “kıymetli evrakın iptali” ne ilişkin taleplerin çekişmesiz yargı işi” olduğu belirtilmiş, aynı yasanın 383. maddesinde de, çekişmesiz yargı işlerinde görevli mahkemenin aksine bir düzenleme bulunmadığı sürece sulh hukuk mahkemesi alacağı hükmüne yer verilmiştir.Yukarıda açıklanan yasa hükümlerine göre, çekişmesiz yargıda “dava” deyiminin yeri olmayıp “iş” deyimi vardır. Dava, iki taraf sistemine göre kurulmuş ise de çekişmesiz yargıda birbiriyle çekişme halinde olan iki taraf olmadığından çekişmesiz yargı işleri için “dava” teriminin kullanılması doğru değildir.Yine çekişmesiz yargıda “taraf’ değil “ilgililer” kavramı vardır. Çekişmesiz yargıda dava söz konusu olmadığı için davacı ve davalı terimlerinin de yeri yoktur.HMK'nın 383. maddesine göre çekişmesiz yargıda sulh hukuk mahkemesinin görevi asıl olup asliye hukuk mahkemesinin görevi istisna olduğundan yalnız -mahkeme- veya -hakim- terimlerinin kullanıldığı bütün çekişmesiz yargı işleri için Sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılmaktadır.(Prof.Dr.B.Kuru / Prof.Dr. A.C.Budak İstanbul Barosu Dergisi, Cilt 85, sayı 5, Yıl 2011, sh. 33-36)Somut olayda uyuşmazlık 13.10.2011 tarihinde yani 6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe girmesinden sonra mahkemeye getirilmiştir.6100 sayılı HMK'nın geçici 1. maddesinin 1. bendine göre bu Kanun'un yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri Kanun'un yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalara uygulanmaz.Bu durumda, kıymetli evrakın zayii nedeniyle iptali ve ödeme yasağı konulmasına ilişkin uyuşmazlık 6100 sayılı HMK'nın 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmesinden sonra açılan çekişmesiz yargı işi niteliğinde olup Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir.KARARYukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21. ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 22. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine, 21.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.