Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlular aleyhine genel haciz yoluyla başlatılan ilamsız icra takibinde, borçlu icra mahkemesine başvurusunda, emekli maaşına konulan haczin kaldırılması ile icra dosyasından yapılan kesintilerin iadesini talep etmiş, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği görülmüştür.5510 sayılı Yasanın 93.maddesi; "Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88. maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez" hükmünü amirdir.Aynı Yasa'nın 93. maddesinde değişiklik getiren ve 28/02/2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 sayılı Yasa'nın 32/2-b maddesine göre ise; "Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir." Bu düzenleme usule değil, esasa ilişkin olup, İlK.nun 83/a maddesi karşısında özel hüküm sayılır ve öncelikle tatbik edilir. İİK.nun 83/a maddesine göre daha özel düzenleme içerdiğinden, takibin kesinleşmiş olması şartıyla 28/02/2009 tarihi sonrasında artık borçlunun, 5510 sayılı Yasanın 93. maddesi kapsamındaki gelir-aylık ve ödeneklere ilişkin hacze muvafakati geçerli olacaktır.Somut olayda; borçlunun emekli maaşına haciz konulduğu anlaşılmakla birlikte dosya kapsamında borçlunun hacze muvafakat ettiği iddia edilen belgede tarih olmadığı, sadece ''görüldü'' şerhinin bulunduğu, icra memuru huzurunda imzalanmadığı ve muvafakatın takibin kesinleşmesinden sonra verilip verilmediğinin anlaşılamadığı görülmüştür. Bu durumda geçerli bir muvafakatten bahsedilemeyeceği gibi söz konusu belgeye dayanarak borçlunun emekli maaşı haczedilemez.O halde, mahkemece şikayetin emekli maaş haczine ilişkin kısım yönünden kabulü ile geçersiz olan emekli maaş haczi işleminin iptaline (haczin kaldırılmasına) karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin tümden reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05/05/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.