Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12471 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 32147 - Esas Yıl 2012





A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, davacının Ağustos 2004 tarihinden akdin feshedildiği 05.02.2007'ye kadar davalı işverene ait Mersin Şubesi'nde çalıştığını, fesih bildiriminde T.B. adlı müşterinin 07.09.2006 günü bankamatik içinde sıkışan kartının alınarak harcama yapıldığı iddiasında bulunulduğu iddiasının ileri sürülerek, İş K.25/2 ve XX.dönem TIS ilgili maddeleri uyarınca 31.01.2007 tarihi itibarıyla İş Sözleşmesinin tazminatsız ve ihbar önelsiz olarak feshine karar verildiğinin bildirildiğini, bu ihbardaki gerekçenin soyut iddiadan ibaret olduğunu, aynı işyerinde pek çok çalışan olmasına rağmen müvekkilinin suçlanmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı ve ispat külfetinin karşı tarafta olduğunu, iddia edilen usulsüzlüğün Davalı yönetim hatasından kaynaklandığını. Müvekkilinin olayla ilgisi olmadığını, asılsız ve geçersiz iddiaya dayalı işlemin iptali için itiraz ettiğini beyenla, davalının iş akdinin devamına ve işe iadesiyle Yasal tazminat ve aylıkların ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili; davacının 09.08.2004 - 31.01.2007 tarihleri arasında görev yaptığını, sürdürülen soruşturma sonucunda T.B. isimli müşterinin 07.09.2006 günü Bankamatik cihazında alıkonulan kredi kartını alarak, önce kartın limit boşluğunu görmek ve kullanıma uygun olup olmadığını belirlemek amacıyla sorgu yaptığını aynı tarihte şubeye yakın mesafedeki işyerlerinden erkek giyimine yönelik alışveriş yapmak suretiyle suistimal gerçekleştirdiği, sorgulamada diğer personelin şifrelerini kullandığının tespit edildiğini, Disiplin Kurulu'nun 31.01.2007 tarih 4 no ile yapılan soruşturma sonucu iş sözleşmesinin feshine dair kararın Genel Müdürün-ce uygun görülmesi üzerine iş sözleşmesinin feshedildiğini, Bankamatik cihazı içinde alıkonulan kredi kartının şubeden sorgulanma işlemlerinin Davacı tarafından yapıldığı kanaati oluştuğunu, diğer personelin sorgulama saatlerinde iş yerinde olmadıklarını, ayrıca satın alınan emtia içerisinde tespit edilen M.Jeans marka kot pantolon 33 bedeninin davacının giydiği belirlenen 34 beden ile yakın olduğunun belirlendiğini belirterek davacının istemlerinin reddini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davacının iş sözleşmesinin geçersiz nedenle feshedildiği gerekçesiyle davanın kaulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.E) Gerekçe:Taraflar arasındaki uyuşmazlık bir müşterinin bankamatikte unuttu-ğu kredi kartından müşterinin bilgisi olmaksızın alış veriş yapılması nedeniyle yapılan soruşturmada söz konusu kredi kartının bankacı olarak çalışan davacı tarafından kullanıldığı kanaatine varılarak yapılan feshin haklı veya geçerli nedene dayanıp dayanmadığı noktasında toplanmaktadır.Dosya içeriğine göre banka müşterisinin 07.09.2006 günü bankamatik cihazında kredi kartıyla işlem yaptığı fakat daha sonra kartın zamanaşımı süresi dolduğu ve kartın alıkonulduğu, ertesi gün kredi kartından 6 adette toplam 603,40 TL tutarında alış veriş yapıldığı, ilgili müşterinin 25.09.2006 günü internet şubesinden hesapları kontrol ederken durumun farkına vardığı ve konuyla ilgili şikayette bulunduğu şikayet üzerine banka müfettişince soruşturma yapıldığı anlaşılmaktadır.Soruşturma raporundan anlaşılacağı üzere bu şekilde alıkonulan kartların toplanarak davacıya getirildiği, davacının söz konusu kartları föye yazarak başka bir görevliye teslim ettiği anlaşılmaktadır. Ancak ilgili müşterinin kartının davacıya teslim edildiğine dair bir belgenin olmadığı, o kartla ilgili davacı tarafından da herhangi bir föy düzenlenmediği görülmektedir. Fakat ilgili müşterinin kredi kartıyla ilgili 08.09.2006 ve 11.09.2006 günü yapılan sorgulamaların davacının çalıştığı şubeden yapıldığı ve 11.09.2006 günü davacının kendi kredi kartıyla ve ilgili müşterinin kredi kartı sorgulamalarının aynı terminalden yapıldığı ve zamansal olarak iç içe geçtiği tespit edilmiştir. Davacı soruşturma sırasında savunmasında kendi şifresinin aktif olmadığını, başka bir banka çalışanı olanH.S.'nin bilgisi olmaksızın onun ekranından zaman zaman kendi kredi kartıyla, hesaplarıyla ilgili sorgulamaları yaptığını kabul etmiş, ancak bahsedilen tarihte iç içe geçen sorgulamaları kendisinin yapmadığını belirtmiştir.Somut olayda bir şüphe feshi söz konusudur. Bu tür fesihte, işverenin işçisine karşı duyduğu şüphe, aralarındaki güven ilişkisinin zedelenmesine yol açmaktadır. İşverenden katlanması beklenemeyecek bir şüpheden dolayı, işçinin iş ilişkisinin devamı için gerekli olan uygunluğu ortadan kalktığından, güven ilişkisinin sarsılmasına yol açan şüphe, işçinin kişiliğinde bulunan bir sebeptir. Ciddi, önemli ve somut olayların haklı kıldığı şüphe, güven potansiyeline sahip olmaksızın ifa edilemeyecek iş için işçinin uygunluğunu ortadan kaldırdığından şüphe feshi, işçinin yeterliliğine ilişkin fesih türü olarak gündeme gelecektir.Davalı işyerinde fesih bildirgesinde anılan olayın davacı tarafından gerçekleştirildiği ceza yargılaması sonucunda da ispatlanmamış, davacı hakkında delil yetersizliğinden beraat kararı verilmiştir. Ancak davacının kendi kredi kartının sorgulaması ile bilgisi olmaksızın kredi kartından alışveriş yapılan müşterinin kredi kartının sorgulanmasının zamanlama yönünden iç içe geçmesi ve sorgulamanın yapıldığı terminalin aynı olması dikkate alındığında, bu hususun iş ilişkisinin devamı için gerekli olan güveni ortadan kaldırmaya elverişli bir şüphe olup, davacı ile işveren arasındaki güven ilişkisinin sarsıldığı kabul edilmelidir. Bu durumda davalı işverenin artık işçiyi çalıştırması mümkün değildir. Bu sebeple iş sözleşmesinin feshi haklı sebebe dayanmasa da, feshin geçerli nedene dayandığı kabul edilmelidir. İşverence yapılan fesih geçerli nedene dayandığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü hatalı olmuştur.4857 sayılı İş Yasası'nın 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.F) Sonuç:HÜKÜMYukarda açıklanan gerekçe ile;1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,2-Davanın REDDİNE,3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,4-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı (426.00) TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.320 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine,Kesin olarak 18.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.