Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12240 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 34333 - Esas Yıl 2015
YİNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : Bursa 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24/02/2015NUMARASI : 2014/699-2015/159DAVACILAR : Borçlular : Atilla Yüksel,Halim ŞahinDAVALI : Alacaklı : Gülen GöktaşYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi Mehmet Turan tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından borçlular aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların yasal 5 günlük süre içeresinde icra mahkemesine yaptıkları başvuruda, bonoyu Eryaman 17346 ada yönetimi adına düzenlediklerini, şahsen sorumlu olmadıklarını, keşideciler ile lehtar arasındaki sözleşme nedeniyle bononun düzenlendiğini belirterek borca itiraz ettikleri, mahkemece, senette çift imza bulunmakla davacıların şahsi sorumluluğunun bulunduğu, ayrıca borçluların borca yönelik itirazlarını cirantaya karşı ileri süremeyecekleri gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 38. maddesi uyarınca yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur. Yönetici kat maliklerini temsil ederken Türk Borçlar Kanunu'nun 504. maddesi hükmü uygulanacağından, kat malikleri kurulu tarafından yöneticiye kambiyo taahhüdünde bulunma yetkisi verildiği ispat edilmedikçe, bu bonolar nedeniyle yöneticiliğin sorumluluğu söz konusu olmayıp, TTK’nun 778. maddesi yollaması ile bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanun’un 678. maddesi gereğince senedi imzalayan şahsen sorumlu olur. Öte yandan 634 Sayılı Kanunda öngörülen kat mülkiyeti ancak tek parsel üzerindeki yapı ve yapılarda kurulabileceğinden yönetim planı tek parseldeki kat malikleri arasında yapılmış ise uyuşmazlığın Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerine göre, birçok parsel üzerindeki sitedeki yapıların malikleri arasında yönetim planı düzenlenmiş ise uyuşmazlığın genel hükümlere göre çözümlenmesi gerekir. Somut olayda, 04.07.2014 keşide tarih, 30.10.2014 vade tarih ve 10.000 TL bedelli bonoya dayalı olarak borçlular Atilla Yüksel ve Halim Şahin aleyhine takip başlatıldığı, bono üzerindeki imzaların borçlular tarafından kabul edildiği, bono üzerine “17347 ADA YÖNETİMİ Doğanbey V.D.644 005 3307” ibaresini içerin kaşenin iki defa basılmış olduğu, imzalardan birbirinin aynısı olan iki imzanın kaşelerden birisinin üzerinde ve diğer iki imzanın ise diğer kaşe üzerinde olduğu, borçluların kaşe dışına atılmış imzalarının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, tapu kaydının celbi ile kaşede adı geçen “17347 ADA YÖNETİMİ Doğanbey V.D.644 005 3307” ada yönetiminin tek parsel üzerinde mi yoksa birden fazla parsel üzerine mi kurulduğunun tespitinden sonra, takip dayanağı bonoların düzenlenme tarihi itibariyle kaşede adı geçen ada yönetiminin, 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun ana gayrimenkulün yönetimi bölümünü düzenleyen 27. ve devamı maddelerine uygun olarak oluşturulmuş bir yönetim olup olmadığı, belirtilen yasal düzenlemeye uygun olarak oluşturulmuş bir yönetim ise borçlular Atilla Yüksel ve Halim Şahin'e yöneticisi oldukları kat malikleri kurulunca, kat malikleri kurulu adına kambiyo senedi düzenleme yetkisi verilip verilmediğinin araştırılması, borçlulara kat malikleri kurulunca, kat malikleri kurulu adına kambiyo senedi düzenleme yetkisi verilmiş ise, bono bedellerinden borçluların şahsen sorumlu olmayacağı, kambiyo senedi düzenleme yetkisi verilmemiş ise, bono bedellerinden şahsen sorumlu olacaklarının değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.