Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11991 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8761 - Esas Yıl 2015





Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, kasten yaralama, tehdit ve hakaret suçlarından sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 109/2, 109/3-a-b, 86/2, 86/3-e, 106/2 (iki kez), 125/3-a (iki kez) ve 62. maddeleri uyarınca 3 yıl 4 ay hapis, 5 ay hapis, 1 yıl 8 ay hapis (iki kez) ve 10 ay hapis (iki kez) cezaları ile cezalandırılmasına, hapis cezalarının infazı tamamlanıncaya kadar anılan Kanunun 53/1-a-b-d-e maddesindeki haklardan, koşullu salıverilinceye kadar ise aynı Kanunun 53/1-c maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına dair ... Asliye Ceza Mahkemesinin 12.04.2012 tarihli ve ... Esas, ... sayılı Kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;Dosya kapsamına göre;1- 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53/2. maddesinde yer alan "Kişi, işlemiş bulunduğu suç dolayısıyla mahkûm olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar bu hakları kullanamaz.’' ve üçüncü fıkrasındaki “Mahkûm olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, anılan maddenin 1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıvermeden sonra uygulanamayacağı, kendi alt soyu dışındaki kişiler bakımından vesayet ve kayyımlıkla ilgili hak yoksunluğu ile anılan maddenin birinci fıkrasının a, b, d ve e bentlerinde yazılı hak yoksunluklarının ise cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,2- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 204. maddesindeki “(1) Davranışları nedeniyle, hazır bulunmasının duruşmanın düzenli olarak yürütülmesini tehlikeye sokacağı anlaşıldığında sanık, duruşma salonundan çıkarılır. Mahkeme, sanığın duruşmada hazır bulunmasını dosyanın durumuna göre savunması bakımından zorunlu görmezse, oturumu yokluğunda sürdürür ve bitirir. Ancak, sanığın müdafii yoksa, mahkeme barodan bir müdafii görevlendirilmesini ister. Oturuma yeniden alınmasına karar verilen sanığa, yokluğunda yapılan işlemler açıklanır.” şeklindeki düzenleme karşısında, sanığın hazır bulunduğu 29.09.2011 tarihli oturumda, duruşma huzurunu bozucu davranışlarda bulunduğu ve bu şartlar altında savunmasının alınamayacağı gerekçesiyle duruşmadan çıkarılmasını müteakip, müdafii görevlendirilmeyerek savunma hakkının kısıtlanması suretiyle mahkûmiyet kararı verilmesinde,İsabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 09.09.2015 gün ve ... sayılı Kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye ihbar ve dava evrakı ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü:Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriğinin yerinde olduğu anlaşıldığından, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 12.04.2012 tarihli ve ... Esas, ... sayılı Kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına ve dosyanın merciine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.