Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11927 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5763 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Konya 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 10/02/2014NUMARASI : 2014/85-2014/58Hazine ile Z.. K.. ile M.. K.. aralarındaki Mirasçılık belgesinin iptali davasında mahkemenin görevsizliğine dair Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 10.02.2014 gün ve 85/58 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi Davacı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:KARARDavacı Hazine vekili, Konya 4.Sulh Hukuk Mahkemesi'nde 2013/1095 esası ile açılan davanın yargılaması neticesi muris Ş.. S..'nin mirasçıları olarak Z.. K.. ve M.. K..’ın tespit edilerek 12.09.2013 tarih 2013/1115 karar sayılı mirasçılık belgesinin düzenlendiğini, ancak muris Ş.. S..'nin M..'dan olma N.. Ç.. adında bir mirasçısının daha olduğunu, Konya 2.Asliye Hukuk Mahkemesi'ne Hazine tarafından 2012/417 esası ile açılan tapu iptali ve tescil davasının 14.11.2013 tarihinde yapılan duruşmasında mirasçılık belgesinin iptali ile doğru mirasçılık belgesinin alınması için yetki ve mehil verildiğini açıklayarak Konya 4.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 12.09.2013 tarih 2013/1095 esas 2013/1115 karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile muris Ş.. S..’ye ait yeni mirasçılık belgesi verilmesini istemiştir.Mahkemece, davacının dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, yargılamanın yetkili ve görevli Konya nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülmesine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından süresi içinde Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu gerekçesi ile temyiz edilmiştir.Hemen belirtmek gerekir ki, eldeki dava 06.02.2014 tarihinde açılmıştır. Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nun 1. maddesinde: mahkemelerin görevinin kanunla belirleneceği düzenlenmiştir. Aynı kanunun 2. maddesi ise; dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalar ile şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkemenin aksine bir düzenleme olmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu yazılıdır. Aynı yasanın 4/1-ç maddesinde ise, Sulh Hukuk Mahkemesi veya Sulh Hukuk Hakiminin bu kanun ve diğer kanunların Sulh Hukuk Mahkemesi'ni görevlendirdiği davaları göreceği açıklanmıştır. Yine 6100 sayılı HMK'nun 383. maddesinde ise çekişmesiz yargı işlerinde görevli Mahkemenin aksine bir düzenleme mevcut değil ise Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu yazılıdır. 382/2-c maddesinde ise miras hukukundaki çekişmesiz yargı işleri belirtilirken mirasçılık belgesinin verilmesine ilişkin davalarda bu kapsamında sayılmıştır. Ne var ki, mirasçılık belgesinin iptali ve yeniden veraset verilmesi istekli davalar hakkında kanun metninde herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Tüm bu açıklamalardan ve değinilen yasa maddelerinden anlaşıldığı üzere eldeki dava mirasçılık belgesinin iptaline ilişkin olup hasımlı olarak açılmıştır. Yapılan yargılama sonunda verilecek karar taraflar açısından kesin hüküm oluşturacağı ve çekişmeli yargı kapsamında kalan dava türlerinden olduğu açıktır. Tüm bu nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra açılan mirasçılık belgesinin iptali ve yeniden mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin hasımlı davalara bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesi'dir.Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan yasa maddeleri ve ilkeler gözönünde tutularak Mahkemece tarafların tüm delillerinin toplanması işin esasına girilerek hasıl olacak sonuç itibariyle iddia ve savunma dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken, görevli Mahkemede hataya düşülerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir.Davacı Hazine vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile hükmün 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK'nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 10.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.