Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 6. Sulh Hukuk Muhakemesi’nce verilen 06/05/2008 tarih ve 2007/434 - 2008/543 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilince dahili su basması teminatı içerir işyeri sigorta poliçesiyle sigortalanan işyerindeki klozet temiz su borusundan su sızması sonucu oluşan hasarın sigortalıya ödendiği ve kiralayan olarak davalıların hasardan sorumlu olduklarını ileri sürerek, 2.217,53 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, sigortalının kiracı olarak bulunduğu işyerindeki hasardan kiracı sıfatıyla kendisinin kullanımı nedeniyle sorumlu olduğunu, müvekkilinin zararın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddi istenmiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, hasara neden olan klozet taharet borusundaki yırtılmadan kiracı sigortalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, işyeri sigorta poliçesinden kaynaklanan rucuen tazminat istemine ilişkindir.BK’nın 58. maddesi uyarınca bir bina veya imal olunan herhangi bir şeyin maliki, o şeyin fena yapılmasından yahut muhafazasındaki kusurlardan dolayı mesul olur.Somut olayda mahkemece, davaya konu işyerinde dahili su baskını nedeniyle oluşan hasardan kiracı konumundaki sigortalının sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Oysa mahkemenin hükmüne gerekçe yaptığı bilirkişi raporunda “.yırtılan hortum binada sabit imalat olup, binanın bir değeridir." Şeklinde bir yargı belirtilmiştir. Bu tespitin doğru olması halinde bina malikinin yukarıdaki ilke doğrultusunda sorumlu olması söz konusu olabilecektir. Bu durumda mahkemece, davaya konu hasardan kimin sorumlu olduğu olduğuna ilişkin bilirkişi raporundaki çelişki giderilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle sigortalı kiracıya sorumluluk yüklenmesi doğru görülmediğinden kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA<karar>, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 22/12/2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.