Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11758 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9859 - Esas Yıl 2014





Davacı M.. K.. vekili Avukat A.Ö.. tarafından, davalılar M.. D.. vd aleyhine 10/12/2010 gününde verilen dilekçe ile muvazaa nedeni ile nafakanın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18/05/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı S.. D.. vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, danışıklı (muvazaalı) olduğu ileri sürülen davalılar arasındaki nafaka davasında hükmedilen tedbir nafakasının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı S.. D.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Gerek dava dilekçesi, gerekse mahkemenin kabul biçimine göre dava, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 18. maddesine dayanmaktadır. Dava, Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben açılmış, ancak yargılamaya "Aile Mahkemesi sıfatıyla" bakılıp sonuçlandırılmıştır."Aile mahkemelerinin kuruluş, görev ve yargılama usullerine dair 4787 sayılı Kanunun" 4. maddesinde; “Aile mahkemeleri, aşağıdaki dava ve işleri görürler: 1-22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun Üçüncü Kısım hariç olmak üzere İkinci Kitabı ile 03/12/2001 tarihli ve 4722 sayılı Türk Medeni Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna göre aile hukukundan doğan dava ve işler. 2- 20/05/1982 tarihli ve 2675 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanuna göre aile hukukuna ilişkin yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizi. 3- Kanunlarla verilen diğer görevler.” şeklinde Aile Mahkemelerinin bakacağı işler açıkça ve sınırlı sayıda belirlenmiştir.Şu halde, davanın dayanağı TMK'nun ikinci kitabında yer almayıp Borçlar Kanunu'ndan kaynaklandığına göre, davanın genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerekir. Görev hususunun Aile Mahkemesince re'sen gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA; bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 15/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.