Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11747 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10991 - Esas Yıl 2015





Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı vekili ve Feri Müdahil A.. B.. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili; davalının açtığı tasarrufun iptali davasında verilen ihtiyati tedbir kararı ile müvekkilinin haciz işlemi yaptığı menkul malların satışını durduğunu, bu nedenle müvekkil şirketin zarara uğradığını, ayrıca müvekkilleri aleyhine icra hukuk mahkemesinde açılan dava nedeniyle de manevi şahsiyetinin etkilendiğini öne sürerek şimdilik 1.000 TL maddi tazminat ile 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında islah yolu ile maddi tazminat talebini 2.601.000 TL'ye çıkarmıştır.Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.Mahkemece davacılar tarafından açılan manevi tazminat davasının REDDİNE, davacı O.Y.tarafından açılan maddi tazminat davasının aktif husumet yokluğundan REDDİNE, davacı Y.Tekstil San ve Tic. Ltd. Şti tarafından açılan maddi tazminat davasının kısmen KABUL, kısmen REDDİ ile davacı tarafından talep edilen 2.601.000,00 TL zarar miktarından, ihaleye konu menkullerin ihale bedeli toplamı olan 474.100,00 TL miktarın mahsubu ile bakiye 2.126.000,00 TL. nın 1.000,00 TL kısmına ilk dava tarihi olan 12.01.2007 tarihinden itibaren, bakiye 2.125.000,00 TL miktara ıslah tarihi olan 02.08.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz uygulanmak sureti ile takibin devamına, davacının fazlaya ait talebinin REDDİNE karar verilmiş, mahkemece tavzih kararı ile yasal faiz uygulanmak sureti ile takibin devamına ibaresinin yasal faizi ile birlikte tahsiline şeklinde düzeltilmiş, verilen karar davacılar vekili ile davalı vekili ve Feri Müdahil A.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dava İİK.nın 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun iptali davası sırasında verilen ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.1086 sayılı HUMK. 110. maddesi (6100 sayılı HMK.nın 399. maddesi) hükmü uyarınca ihtiyati tedbir kararı alan kimse, ihtiyati tedbir kararının haksız olduğunun belirlenmesi halinde ihtiyati tedbir kararı yüzünden karşı tarafın ve üçüncü kişilerin uğradıkları zararı gidermekle yükümlüdür. Kural olarak giderim borcunun doğumu için kusur aranmamaktadır. Bu konuda öğretide, uygulamada ve yargısal inançlarda görüş birliği vardır. Diğer bir deyişle haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararların gideriminde kusursuz sorumluluk esası kabul edilmiştir. İhtiyati tedbir kararı alan kişinin sorumluluğuna hükmedilebilmesi için ihtiyati tedbir kararının uygulanmış olması, ihtiyati tedbir kararının haksızlığının belirlenmesi, zarar ile ihtiyati tedbir kararının uygulanması arasında uygun illiyet bağının bulunması gerekir.Somut olayda, davalı F. Örme San. ve Tic. A.Ş. tarafından açılan ve Y.T.San. Ve Tic. Ltd. Şti.nin 3. kişi olarak davalı sıfatıyla tarafı bulunduğu tasarrufun iptali davasında 09.11.2005 tarihinde davalı Y.San. Ltd. Şti.nin 13. icra müdürlüğünün 2005/11643 esas nolu takip dosyasında borçlu davalı Ç. Tekstil San. Tic. Ltd. Şti. hakkında yapmış olduğu icra takibinde bu borçlunun menkul mallarının satışına dair işlemlerin HUMK.nun 101 ve 103 maddeleri çerçevesinde %25 teminat karşılığında tedbiren durdurulmasına dair İhtiyati tedbir kararı verilmiş, kararın aynı gün asıl icra dairesine tebliğ edildiği, 11.11.2005 tarihinde ise satış icra dairesine bildirilmiştir. Dava konusu menkul mallar 430.000.00 TL bedelle davacı şirkete ihale edilmiştir. 17.11.2005 tarihinde talimat icra dairesince ihalenin yapıldığı ve ihtiyati tedbir kararının dosyaya ibraz edildiğini, verilen 7 günlük yasal süre içerisinde ihale ile ilgili giderler ve ihale bedeli yatırılmadığından ihale kararının geri alındığını, bir önceki alıcıya teklif yapılmaksızın ihalenin iptaline resen karar verildiğini asıl icra dairesine bildirmiştir.Mahkemece ihtiyati tedbir kararının alınmasına esas olan İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2005/974 esas sayılı dosyasında açılan davanın reddine karar verilip, verilen karar kesinleşmiştir. Böylece alınan ihtiyati tedbir kararının haksız olduğu da anlaşılmıştır.Davacının zararının tespiti amacıyla bilirkişi incelemesi yapılmış, bilirkişi tarafından verilen raporda ihale tarihi itibariyle satışa konu edilen menkul malların rayiç değerlerinin 2.625.500.00 TL olduğu bildirilmiş, bu rapor hükme esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak mahkemece davacının talep ettiği zararın hangi nedenle doğduğu, icra müdürlüğünce yapılan ihaleden 2 gün sonra ihtiyati tedbir kararının icra müdürlüğüne tebliğ edildiği ve alıcının ihale bedelini yatırmaması nedeniyle ihale iptal edildiğinden zarar ile ihtiyati tedbir arasında bir illiyet bağı olup olmadığı, durdurulan icra satışı sırasında 430.000.00 TL'ye davacı şirkete ihale edilen malların ihaleden alınamaması nedeniyle hangi kıstas uyarınca 2.625.500.00 TL zarar edildiği hususu tartışılmamış, aynı malların daha sonraki tarihte 116.500.00 TL'ye dava dışı başka bir kişiye ihale edildiği halde bu hususta irdelenmemiştir.Bu durumda, cebri satış ve davaya konu edilen menkul malların 09.11.2005 tarihli ihaleden satın alınamamasında verilen ihtiyati tedbirin etkili olup olmadığının irdelenmesi, yeniden oluşturulacak bilirkişi heyetinden davacının ihaleyi alamamasından dolayı nasıl bir zarara uğradığının, zararın miktarının ne olduğunun ayrıntılı ve gerekçeli olarak tartışıldığı rapor alınması, zararın belirlenmesinde ticaret hacminin önemi nedeniyle davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi, 430.000.00 TL bedelle ihale edilen malların alınamamasından dolayı 2.601.000.00 TL zararın nasıl oluştuğunun açıklanması, meydana gelen zarar ile ihtiyati tedbir arasında nasıl bir bağ olduğunun saptanması, ihalenin ihtiyati tedbir kararının tebliğinden önce yapıldığının göz önünde bulundurulması, ondan sonra toplanan ve toplanacak olan tüm delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru bulunmamıştır.SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davacılar vekili ile davalı vekili ve Feri Müdahil A.. B.. vekilinin temyiz itirazları yerindedir, kabulü ile hükmün BOZULMASINA,peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalıya geri verilmesine 09/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.