Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1161 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1885 - Esas Yıl 2013





Taraflar arasındaki “TPE YİDK kararının iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 17.03.2009 gün ve 2006/288 E. 2009/56 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 01.11.2011 gün ve 2009/12973 E. 2011/14792 K. sayılı ilamı ile;“...Davacı vekili, müvekkilinin tanınmış "TİMSAH ŞEKLİ" markalarının sahibi olduğunu, davalı şirketin diğer davalıya yaptığı "CROCODİLE" ibareli marka tescil başvurusuna müvekkili tarafından yapılan itirazların iltibasa yol açacak derecede benzer olmadığı gerekçesiyle en son YİDK tarafından reddedildiğini, oysa "CROCODİLE" ibaresinin müvekkili markalarıyla iltibas oluşturduğunu, davalının müvekkiline ait markaların tanınmışlığından yararlanma amacında olduğunu ileri sürerek, TPE YİDK'nun 2005-M-2137 sayılı kararının iptaline, davalı şirket marka başvurusunun reddine, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı TPE vekili, davalı başvurusu ile davacı markalarının benzer olmadığını, "Crocodile" kelimesinin ülkemizde bilinirliğinin düşük olduğunu, ortalama tüketiciler tarafından karıştırılmayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı şirket vekili, müvekkilinin plastik ve metal sektöründe faaliyet gösterdiğini, davacıya ait markalar ile davacı markalarının tüketiciler tarafından karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, zira faaliyet konularının da farklı olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan kanıtlara ve bilirkişi raporuna göre, davacı markalarının kapsamındaki mal/hizmetler ile davalı başvurusunun kapsamındaki malların örtüşmediği, aynı sınıf içerisinde dahi bulunmadığı, davacı markasının tanınmış marka olmasının her koşulda ve başvuru kapsamındaki tüm mal ve hizmetler yönünden kendiliğinden bir tescil engeli olarak görülemeyeceği, 556 sayılı KHK'nin 7 ve 8. maddelerinde belirlenen tescil engellerinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, TPE YİDK'nun kararının iptali, davalı şirket marka başvurusunun reddi, tescili halinde hükümsüzlüğü istemine ilişkin olup, tanınmış markanın aynısı veya benzerinin farklı mal ve hizmetlerde kullanılması bazı hallerde tanınmış markanın itibarına zarar verebilir. Aynı tür mal veya hizmette kullanılmamasına rağmen, tanınmış markanın garanti (güven) ve/veya reklam gücünden yararlanılarak tanınmış markanın itibarına zarar verilir. Markanın birden çok farklı markada kullanılması tanınmış markanın gücünün ve etkileme alanının azalmasına sebebiyet verebilir. Buna markanın sulanması (dilution) denir. Tanınmış marka tüketicinin gözünde malın veya hizmetin kaynağını belirtir. Markanın bu reklam gücü ve tüketici nezdinde oluşturduğu güven, malın satılmasında en önemli etkendir. Olayların büyük çoğunluğunda tanınmış marka ile markayı üreten firma, tüketici veya alıcıların gözünde özdeşleşir. Tanınmış markanın farklı mallarda kullanılması halinde tüketici bildiği ve güvendiği markayı üreten firmanın farklı alanlarda da üretim veya pazarlama yaptığını düşünür. Bu zihinsel bağlantı markaya odaklanan tüketicinin ilgisini dağıtabilir. Farklı mal veya hizmetlerde kullanılan markalar tanınmış markaya nazaran düşük kalitede ise, bundan tanınmış marka da zarar görebilir. Bu şekilde, marka itibarını yitirebilir veya en azından itibarı erezyona uğrar. Tanınmış markanın farklı mallar üzerinde, esas markanın imajını kötüleyici biçimde ve tüketicinin ondan uzaklaşmasına yol açacak şekilde kullanılması da mümkündür (Yasaman, Marka Hukuku, Cilt 1, Ekim 2004, sh. 414,417).Somut olayda, davalı şirketin "Crocodile+şekil" ibaresini 11, 20, 21 ve 24. sınıflarda yer alan mal ve hizmetlerde kullanılmak üzere marka olarak tescili istemiyle davalı TPE'ne başvuruda bulunduğu, başvurudan 24. sınıftaki malların re'sen çıkartıldığı, kalan 11, 20 ve 21. sınıflardaki mal ve hizmetlere ilişkin başvurunun ilanı üzerine davacı şirketin tanınmış "Timsah şekli" markası nedeniyle itirazda bulunduğu, ancak nihai olarak itirazın reddedildiği anlaşılmakta olup, esasen davacının tanınmış “TİMSAH ŞEKLİ” markası ile davalı başvurusu “CROCODİLE” ibaresinin benzer olduğu mahkemenin kabulündedir. Uyuşmazlık, davalı markasının farklı mal ve hizmetlerde kullanılmasının davacının tanınmış markasının itibarına zarar verip vermeyeceği noktasında toplanmakta olup, mahkemece, yazılı gerekçelerle davacının tanınmış markasına zarar vermeyeceği sonucuna varılarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir.Oysa,"Crocodile" sözcüğünün İngilizce'de "timsah" anlamına geldiği ve ülkemizde de ortalama tüketici tarafından da bu hususun bilindiği kuşkusuz olup, davacının "TİMSAH ŞEKLİ" markasının özellikle giyim sektöründe çok tanınmış olması karşısında davalı markasının emtia listesindeki mal ve hizmetler farklı türden olsa bile "CROCODİLE" ibareli davalı başvurusunun, tescili istenilen mal ve hizmet sınıfında davacı markası aleyhine haksız bir yarar sağlayacağı, markasının itibarına zarar verebileceği veya ayırt edici karakterini zedelemesine imkan verebileceğinin kabulü gerekir. Başka bir deyişle, örtüşen veya benzer olan emtia grubu olmasa bile davacının tanınmış markası ile iltibas oluşturan benzerinin marka olarak tescili halinde tanınmış markanın itibarından davalı marka sahibinin haksız şekilde faydalanma imkanı bulacağı, ürettiği ürünlerle tanınmış markanın itibarını zedeleyeceği, ayırt edici niteliğine zarar verebileceği ve sulandıracağı kuşkusuzdur.Bu durumda, mahkemece, davanın yukarıda belli edilen ilkeler çerçevesinde ele alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış ilkeden hareketle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir…”gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.TEMYİZ EDEN: Davacı vekiliHUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 08.04.2015 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar SAHTE ÇEK KULLANMAK SURETİYLE NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK Mahkemesi : OLTU Ağır Ceza Günü : 12.03.2009 Sayısı : 62-17 Sanık P.. C..’in resmi belgede sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCK’nun 204/1 ve 53. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis; bankanın araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık su Malların teslimi usulen kanıtlanmadan faturaların davacının kendi defterlerinde kayıtlı olması tek başına malın teslim edildiğinin kanıtı olarak kabul edilemez. Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vek Avukatın takip kesinleştiği halde alacağın tahsili için gereken diğer işlemleri yapmaması görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Suç tarihinde Ankara Barosuna bağlı avukat olarak çalışan sanığın, 13/10/2008 tarihli vekaletname ile katılanın K.. ve T.. Köyü tüzel kişiliklerinden olan alacağının tahsili amacıyla vekilliğini üstlendiği, Po Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?