Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11387 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10507 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : ELMALI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/03/2010NUMARASI : 2008/245-2010/112Taraflar arasında görülen davada;Davacı, maliki olduğu 1702 parsel sayılı taşınmazını evlenme karşılığı davalıya temlik ettiğini, karşılığında para almadığını, hile ile taşınmazının elinden alındığını ileri sürerek tapu iptal ve tescil ile manevi tazminat isteğinde bulunmuştur. Davalı, iddiaların yerinde olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddiaların kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, tapu iptal tescil ve tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, taraf muvazaası iddiasının yazılı delille kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve topanan delillere göre; davacının, maliki olduğu 1702 parsel sayılı taşınmazını 14.7.2008 tarihli resmi akitle davalıya satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır. Davacı, taşınmazını evlenme karşılığında davalıya tapuda devrettiğini, karşılığında para almadığını ve kandırıldığını ileri sürerek eldeki davayı açmıştır.Dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçimine göre, davada taraf muvazaası hukuksal nedenine dayanılmadığı, davanın hile hukuksal nedenine dayalı olarak açıldığı tartışmasızdır. Bilindiği üzere; hile, genel olarak bir kimseyi irade beyanında bulunmaya,özellikle sözleşme yapmaya sevketmek için onda kasten hatalı bir kanı uyandırmak,veya esasen var olan hatalı bir kanıyı koruma yahut devamını sağlamak şeklinde tanımlanır. Hata da yanılma hilede yanıltma söz konusudur.B.K'nun 28/l maddesinde açıklandığı üzere taraflardan biri diğer tarafın kasıtlı aldatmasıyla sözleşme yapmaya yöneltilmişse hata esaslı olmasa bile aldatılan taraf için sözleşme bağlayıcı sayılamaz.Değinilen koşulların varlığı halinde aldatılan taraf hakkını kullanmak suretiyle hukuki ilişkiyi geçmişe etkili (makable Şamil) olarak ortadan kaldırabilir ve verdiği şeyi geri isteyebilir. Öte yandan,hile her türlü delille isbat edilebileceği gibi iptal hakkının kullanılması hiç bir şekle bağlı değildir.Hilenin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması, defi yahut dava yoluylada kullanılabilir. Somut olaya gelince; yargılama sırasında tarafların bildirdiği bir kısım deliller toplanmış ise de, hile iddiası üzerinde durulmamış ve bu yönde bir değerlendirme yapılmamıştır. Ayrıca, davacının Elmalı Asliye Ceza Mahkemesinde derdest olduğunu belirttiği dava dosyasıda araştırılıp incelenmemiştir.Hal böyle olunca, tarafların bildirdikleri ve bildirecekleri tüm delillerin toplanarak yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde değerlendirilmesi, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve eksik soruşturma ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.11.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.