Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11164 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 996 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Isparta 1. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 23/10/2014NUMARASI : 2013/290-2014/948Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Uyuşmazlık kira bedeli karşılığı verilen senet nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.davacı dava dilekçesi ile aleyhine başlatılan icra takibine konu 120.000 TL tutarındaki senedin teminat senedi olduğundan bahisle borçlu olmadığının tespitini istemiştir. davalı davanın reddini savunmuştur. Mahkemece kira süresi sona ermeden sözleşmeyi tek taraflı fesheden kiracının hukuken kira süresi sonuna kadar kira borçlarından sorumlu olacağı ancak açacağı dava ile kiralayanın kiralananı aynı koşullarda yeniden kiraya verebileceği makul sürenin dışında kalan miktarın iadesini talep edebileceği ancak bu hususta açılmış bir dava ve alınmış bir karar da bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Kural olarak erken tahliye halinde kiracı anahtar teslim tarihine kadar kira bedeli ile anahtar teslim tarihinden sonra ise TBK.nun 325.maddesine göre kiralananın aynı şartlarla yeniden kiraya verilebileceği makul süre kira bedeli ile sorumludur. Davada dayanılan ve hükme esas alınan 1/1/2011 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli kira sözleşmesi ve kiralananın erken tahliye edildiği konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemenin de kabulünde olduğu gibi davacı, kiralananın tahliyesinden sonra ancak makul süre tazminatından sorumludur. Davanın kira karşılığı olarak verilen senet nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti olduğuna göre uyuşmazlığın bu dava içerisinde çözümlenmesi gerekir. Ne var ki, dosya kapsamından kiralananın hangi tarihte tahliye edildiği anlaşılamadığı gibi, mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporuna göre kiralananın altı ay ila bir yıl arasında kiraya verilebileceği gibi belirsiz bir süre tespit edilmiştir. Mahkemece kiralananın tahliye tarihi belirlendikten sonra, bilirkişiden belirli bir şekilde makul sürenin tesbiti konusunda ek rapor alınarak davacı kiracının belirlenecek makul süre kadar kira bedelinden sorumlu olacağı düşünülmeden yazılı gerekçe ile davanın tümden reddine karar verilmesi doğru değildir.Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 17.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.