Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11044 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1858 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : Menderes 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 30/09/2014NUMARASI : 2013/20-2014/143Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali ve tazminat davasına dair karar, davacı-karşı davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Asıl dava, kiracı tarafından kiraya verene karşı başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali,birleşen dava ;kiraya veren tarafından kiracı aleyhine açılan kazanç kaybı ve araç hasar bedeli istemine ilişkindir.Mahkemece ,asıl davanın reddine,birleşen davanın kabulüne karar verilmiş, karar davacı/birleşen davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Davacı/birleşen davalının asıl davaya yönelik temyiz itirazlarına gelince ; 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.mn 21.7.2004 tarih, 5219 sayılı kanımla değişik 427.maddesi ve 5236 sayılı kanunun 19.maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa eklenen Ek madde 4 uyarınca yeniden değerleme oranına göre ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2.3.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca davacı vekilinin ret edilen kısma ilişkin temyiz konusu alacağa ilişkin temyiz istemlerinin alacak miktarı hüküm tarihinde 1.890,00TLnin altında bulunduğundan kesin olması sebebiyle REDDİNE,2-Davacı/birleşen davalının birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarına gelince ; 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun sulh hukuk mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1 / a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK.'dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri Sulh Hukuk Mahkemesi olarak gösterilmiştir.Dava kiraya veren tarafından kiracı aleyhine açılan kazanç kaybı ve araç hasar bedeli istemine ilişkindir. Bu durumda taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisine dayandığının kabulü gerekir. Davanın, 6100 Sayılı HMK'nun yürürlüğe girmesinden sonra./..09.09.2013 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açıldığı anlaşılmıştır.Görev kamu düzenine ilişkin olup bu hususun yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerekir.Mahkemece dava dilekçesi görev yönünden ret edilerek görevsizlik kararı ile dosyanın görevli sulh hukuk mahkemesine gönderilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,bozma nedenine göre birleşen davaya yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 14/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.