MAHKEMESİ : SERİK 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 08/04/2009NUMARASI : 2006/108-2009/180Taraflar arasında görülen davada;Davacı, davalı M.T. hata ve hile ile kendisinden almış olduğu vekaletnameyi kullanarak dava konusu 1102 ada 2 parsel sayılı taşınmazını diğer davalı D.a muvazaalı satış işlemi ile temlik ettiğini ileri sürerek, tapu iptali-tescil, olmazsa maddi ve manevi tazminat isteğinde bulunmuşturDavalılardan D. davanın reddini savunmuş, diğer davalı yargılamaya katılmadığı yanıt ta vermemiştir.Mahkemece, davalı M.hile ile taşınmazın satış yetkisini içerir vekaletnameyi davacıdan aldığının anlaşıldığı ve davalı D. bu durumu bildiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davalı D. yönelik davanın reddine, diğer davalı M.a yönelik maddi-manevi tazminat davasının kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde maddi ve manevi tazminat isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davalı D. yönelik iptal tescil istekli davanın reddine, diğer davalıya yönelik maddi ve manevi tazminat istekli davanın ise kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının, davalı M.tarafından hile ile kendisinden alınan vekaletname kullanılarak çekişmeli 2 parsel sayılı taşınmazının durumu bilen diğer davalı D. satıldığını ileri sürerek eldeki davayı açtığı, davacı tarafından dava konusu işlemlerden kaynaklı davalılar M.ve D.hakkında suç duyurusunda bulunulduğu, davacının ve başkaca kişilerin şikayetleri sonucunda geri çevirme sonucu getirtilen kayıtlardan anlaşıldığı üzere Serik Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/187 esas sayılı dava dosyasında davalılar D.ve M.hakkında sanık sıfatıyla dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanmak suçlarından cezalandırılmaları istemiyle açılan ceza davasının görülmekte olduğu belirtilen Mahkemece Ağır Ceza mahkemesine yönelik görevsizlik kararı verilmiş olduğu ve bu haliyle yargılamanın derdest bulunduğu anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki, Borçlar Kanunu'nun 53.maddesi hükmü gereğince beraat kararı Hukuk Hakimini bağlamaz ise de, davacının şikayeti sonucunda davalılar hakkında açılmış olan davada mahkemece belirlenecek olguların eldeki davanın sonucunu etkileyeceği kuşkusuzdur.Hal böyle olunca, Serik Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/187 E. 2010/443 sayılı dava sonucunun beklenmesi ve varılacak sonuca göre değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken belirtilen dava sonucu beklenmeksizin yazılı şekilde davalı D. yönünden davanın reddine karar verilmiş olması isabetli değildir. Öyleyse, davacının değinilen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 25.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.