Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10948 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3812 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : KEŞAN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 21/03/2013NUMARASI : 2012/185-2013/170Taraflar arasında görülen vasiyetnamenin tenfizi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili 29.05.2012 tarihli dava dilekçesinde; 15.06.1994 tarihinde vefat eden muris E.. Ç..ı'nın Noterde düzenlenen 02.08.1991 tarihli vasiyetnamesinin Keşan Sulh Hukuk Mahkemesinin 13.09.1994 tarihli ve 1994/5 E. 1994/5 K.sayılı kararı ile açılıp okunduğunu, vasiyetnamenin açılmasından sonra davalıların vasiyetnamenin iptali için herhangi bir dava açamadıklarını, vasiyetnamenin kesinlik kazandığını belirterek vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyet edilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.Bir kısım davalılar vekili ile davalılar F.. Ö.., T.. Ç.. ve N.. P.. cevap dilekçelerinde vasiyetnameni açılmasından sonra 10 yıldan fazla zaman geçtiğini, zamanaşımı süresinin dolduğunu belirterek davanın reddini dilemişlerdir.Mahkemece; vasiyetnamenin açılmasına ilişkin dosya aramalara rağmen bulunamadığı, vasiyetnamenin açıldığı tarihin 13.09.1994 olduğu, TMK'nun 602. maddesinde vasiyet alacaklığının bu hakkının vasiyetnamenin açılması tarihinde itibaren 10 yıl içerisinde kullanılmadığı takdirde düşeceği hükmü karşısında, iş bu dava tarihi itibariyle 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçe gösterilerek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.Hükmü davacı vekili temyiz etmektedir.Somut olayda, dosyada mevcut Keşan Sulh Hukuk Mahkemesinin 13.09.1994 tarih, 1994/5 E.- 1994/5 K.sayılı suretine göre; Keşan Cumhuriyet Savcılığınca, Keşan ....Noterliğinde düzenlenen E.. Ç...'ya ait vasiyetnamenin açılması talebinde bulunulduğu, yapılan yargılanmada vasiyetname açılıp okunduktan sonra vasiyetname lehtarının (iş bu dosya davacısı) hazır bulunmadığı belirtilerek kendisine tebligat çıkartılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.Bu durum karşısında mahkece davacıdan kararın kendisine tebliğ edilip edilmediği, hangi tarihte muttali olduğu sorulmalı, davacıya karar tebliğ edilmediği taktirde davanın süresinde açıldığı kabul edilmek suretiyle işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ve yanılgılı değerlendirme ile zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 03.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.