Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1077 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 24007 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkDolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın, kendisinin doktor, eşinin ise B.... lise öğretmeni olduğunu söyleyerek, gerçekte kendisine ait olmayıp, geçici olarak kullanmak üzere kiralamış olduğu suça konu aracı, katılana satarak, karşılığında 5.000 TL aldığının iddia edildiği olayda;Sanığın, kiraladığı suça konu aracı, birlikte iş yaptığı, tanık C..... K..... ile birlikte kullandıklarını adı geçen tanığın ayrıca kendisinin uzaktan akrabası olduğunu, aralarında ihtilaf çıkması nedeniyle söz konusu araca el koyduğunu ve aracı vermediğini, C..... yengesi olduğunu öğrendiği katılan A.. K..'yı tanımadığını savunması karşısında; maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeksizin ortaya çıkarılması bakımından, katılan ile sanığın mahkemede yüzleştirilerek, katılan A....., kendisini doktor olarak tanıtıp, suça konu aracı kendisine satmak isteyen kişinin sanık olup olmadığı hususunun sorularak kesin olarak belirlenmesi, bu mümkün olmadığı taktirde sanığın teşhise elverişli yeni çekilmiş fotoğraflarının temin edilerek kesin teşhisinin sağlanmasından sonra toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiren, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 28.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.