Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10735 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21224 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : ELBİSTAN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 28/05/2010NUMARASI : 2010/407-2010/713DAVACI : Z.. B..DAVALI : M.. K..DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLYanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hâkimi .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davacının davasından feragat ettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; davacının, ortak mirasbırakanları N.K..'ın çekişme konusu kat mülkiyeti kurulu 57 ada 8 parselde kayıtlı 2 ve 3 numaralı bağımsız bölümleri dava dışı kişilerden 14.08.1985 tarihinde satın alarak davalı adına tescilini sağladığını, işlemin muvazaalı olduğunu ve mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yapıldığını ileri sürerek eldeki davayı açtığı, yargılama sırasında ibraz ettiği 22.04.2010 tarihli dilekçesinde ve 28.05.2010 tarihli oturumda davadan feragat ettiğini bildirdiği, mahkemece, davacının anılan feragat beyanı gözetilerek davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Davacı 09.09.2013 tarihli temyiz dilekçesi ile, davalının taşınmazı haricen kendisine devredeceğini vaad ettiğini, hile suretiyle davadan feragat etmesini sağladığını, feragat beyanının geçerli olmadığını ileri sürerek temyiz isteminde bulunduğu görülmektedir.Hemen belirtilmektedir ki, davacının davasından feragat etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer, kesin hükmün hukuksal sonuçlarını doğurur. Bu nedenle mahkeme henüz feragat nedeniyle davanın reddine karar vermemiş olsa bile davacı feragattan dönemez (rücu edemez); feragat ile bağlıdır. Ancak, feragatle ortaya çıkan sonucun buna sebep olan rızayı ifsat eden bir nedenle malul olduğu kanıtlanırsa, doğurduğu netice bakımından hileye, hataya maruz kalan kimseye talep hakkı bahşedeceği kuşkusuzdur.Öte yandan; diğer maddi hukuk işlemlerinde olduğu gibi (BK. madde 23 vd ), hata, hile veya ikrah nedeniyle feragatın feshi (iptali) için dava açılabileceği gibi feragatın hata, hile veya ikrah nedeniyle geçersiz olduğu aynı davada da savunma yoluyla ileri sürebilir.Keza, 6100 sayılı HMK'nun 311. maddesi, ''feragat ve kabul kesin hüküm gibi sonuç doğurur. İrade bozukluğu hallerinde feragat ve kabulün iptali istenebilir.'' hükmünü öngörmektediHal böyle olunca; mahkemece, feragatin hileye dayalı olduğu iddiasının hadise şeklinde (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 162. ve 163. maddeleri-önsorun) aynı dava içerisinde her türlü delille ispatının mümkün olduğu gözetilerek, bu yöndeki taraf delillerinin toplanması ile hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi için hüküm bozulmalıdır.Davacı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.