Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10720 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 9285 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ : ÇAYCUMA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/04/2010NUMARASI : 2008/127-2010/294Taraflar arasında görülen davada;Davacı, ölünceye kadar bakım karşılığı 20 ve 235 sayılı parsellerin kadastro tespitinde oğlu üzerine tespit edilmesine muvafakat gösterdiğini, ancak davalının bakım görevini yerine getirmediğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; “... işin esasına girilip açıklanan ilkeler çerçevesinde bir karar verilmesi” gereğine değinilerek bozulmuş olup, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekilince süresinde temyiz edilmiş olmakla Tetkik Hakimi raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü. Dava, ölünceye kadar bakma aktinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Hükmüne uyulan bozma ilamında, taraflar arasında düzenlenen aktin niteliği ve akte aykırılığın sonuçları açıklanmak suretiyle işin esasına girilerek belirtilen ilkeler çerçevesinde bir karar verilmesi gereğine değinilmiştir.Mahkemece, bozma hükmüne uyulduktan sonra yapılan araştırma sonunda, davacının baba, davalının oğul olduğu, davalının uzun yıllar davacıya baktığı, birlikte yaşadıkları, davalının eşinin bel fıtığı rahatsızlığı nedeniyle tedavi gördüğü ve bakıma muhtaç duruma geldiği, bu durum karşısında davacının kendi isteği ile Zonguldak'ta yaşayan kızının yanına gittiği ve bir daha dönmediği, böylece ortak haneden ayrıldığı, davalının bu sebeple bakım borcunu ifa olanağının kalmadığı toplanan deliller ve tüm dosya içeriği ile saptanmış durumdadır. Esasen, açıklanan bu olgular mahkemeninde kabulündedir.Hal böyle olunca; taraflar arasındaki ilişkinin çekilmez hale geldiği gözetilerek Borçlar Kanununun 517.maddesi hükmü gereğince davacıya uygun bir irat bağlanması yönünde karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 20.10.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.