MAHKEMESİ : İstanbul 9. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 11/12/2014NUMARASI : 2014/260-2014/783Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava kira bedelinin tahsili için icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.1-Davalı Kefil D.. C.. vekilinin temyiz istemine gelince;Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 01.04.2011 başlangıc tarihli ve 4 yıl süreli kira sözleşmesinde taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin 20.maddesinde: ”iş bu kontrat Ağustos 2011 kirası ve 8.000 TL depozito ödendiğinde geçerli olacaktır. Ayrıca müşterek ve müteselsil kefil başlıklı maddede ise ”Ben kefil D.. C.. kefaletim iş bu kira akdinin daha sonraki yıllarda da kendiliğinden uzaması halinde de kefaletimin devam etmesi kaydıyla kiracının kira ve işletme giderlerinden çıkabilecek borcunun 45.000 TL'ye kadar borcuna müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla altı yıl süre ile sorumluyum“ diye matbu olarak yazılıp kefil D.. C.. tarafından imzalandığı anlaşılmaktadır. Kiralananın tahliye edilip anahtarları 10.03.2014 tarihinde kiraya verene teslim edilmiştir. Takibe konu kira bedeli tahliyeden sonraki makul süre tazminatına ilişkin olup kefil tazminattan sorumlu tutulamayacağından kefil hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken sorumlu tutulması doğru değildir.2-Davalı kiracı şirket vekilinin temyiz istemine gelince:Kira sözleşmesinin 20.maddesinde yazılı 8.000 TL güvence parasının ....Bankasına 05.04.2011 tarihli makbuzla ödendiği anlaşılmaktadır. Kiracı davalı bu bedelin mahsubunu talep ettiğine göre güvence parası üzerinde durularak mahsubu gerekip gerekmediğine göre bir karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi de doğru değildir.Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ:Hükmün yukarda 1 ve 2. bentlerde açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, 07.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.