Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı alacaklı vekili, borçlu aleyhinde yürütülen icra takibinde borca yeterli malvarlığı bulunamadığını,borçlunun alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla taşınmazlarını davalı 3.kişi ...'e raicinden düşük bedellerle satarak devir ettiğini ileri sürerek muvazaalı satış işlemlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı borçlu müflis ... iflas idare memuru, borçlunun ........ Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.06.2009 gün ve 2007/314-2009/277 sayılı kararı ile iflasına karar verildiğini, kesinleşen iflas kararı nedeniyle takiplerin düştüğünü, borçlunun yaptığı satışların gerçek bir satış iradesini yansıtmadığını davanın haklı olduğunu olduğunu beyan etmiştir.Davalı 3.kişi ... vekili, satışların gerçek olduğunu, davalı ile borçlunun ortak hareket edecek müvekkilini zor durumda bırakmak istediklerini savunarak davanın reddini istemiştir.Davaya dahil edilen 4.kişi .......... vekili, müvekkilinin iyiniyetli 4.kişi durumunda olduğunu, müvekkilinin diğer davalılarla herhangi bir bağının bulunmadığını savunmuştur.Mahkemece dava konusu taşınmazlar üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılması için gereken masrafın yatırılması için davacıya kesin süre verildiği, davacının kesin süre içinde gider avansını yatırmadığı, dava konusu taşınmazların devir tarihlerindeki gerçek değerlerinin bu nedenle tespit edilemediği, davacının davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.1-Dava, İİK'nun 277. vd.maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.Davalı borçlu ...'ın yargılama devam ederken .......Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.06.2009 gün ve 2007/314-2009/227 sayılı ilamıyla iflasına karar verildiği, iflas kararının 21.07.2009 tarihinde kesinleştiği, iflas kararının .......İflas Müdürlüğünün 2009/1 iflas sayılı dosyası ile takibe konulduğu, 14.09.2009 tarihinde birinci alacaklılar toplantısının, 09.10.2009 tarihinde de ikinci alacaklılar toplantısının yapıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar ikinci alacaklılar toplantısı yapılmış ise de toplantı tutanağında davanın takibi yönünden (davayı kimin takip edeceği hususunda) bir açıklık yoktur. Davacı alacaklının, dava hakkının iflas idaresi tarafından kendisine devredildiğini belgelemesi gerekmektedir (İİK.md.245). Bu durumda mahkemece öncelikle, davanın iflas idaresince takip edilip edilmeyeceği davacıya davanın takibine yönelik izin verilip verilmediği hususu araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.2-Bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 28/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.