MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk (Aile) MahkemesiDAVA TÜRÜ : Katılma AlacağıM.. B.. ile M.. B.. aralarındaki katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi'nden verilen ... gün ve ... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:K A R A RDavacı M.. B.. vekili, davacının davalı eşin isteği üzerine miras ve kazancı ile biriktirdiği parayı davalı eş adına yatırdığı iddia ederek banka hesabındaki mevduattaki para nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 110.000,00 TL alacağının davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı M.. B.. vekili, banka hesabındaki paranın icar parası ve ziynet eşyalarının bozdurulması sonucu oluştuğu, davacının katkısı bulunmadığından açılan davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, banka hesabında bulunan paranın karar tarihine yakın son işlem tarihindeki (29.03.2011) para (ana para + işlemiş faiz) ile davalı tarafından ... tarihleri arasında hesaptan çekilen paranın toplamı olan 206.266,37 TL nin yarısı olan 103.133,18 TL' nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından esası, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir.1. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından; dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.2. Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (6100 sayılı HMK m. 33). İddianın ileri sürülüş şekline göre dava, artık değere katılma alacağı isteğine ilişkindir.Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı vardır. Artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK m.229) ve denkleştirmeden (TMK m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK m. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkıdır (TMK m. 236/1). Katılma alacağı Yasa'dan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek yoktur.Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm(rayiç) değerleri esas alınır (TMK m. 227/1, 228/1, 232 ve 235/1). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye ani karar tarihidir.Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimse, iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. Eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen mallar onların paylı mülkiyetinde sayılır. Bir eşin bütün malları, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edilir (TMK m. 222).Yukarıdaki değer tespiti, belirleme ve hesaplamaların yapılabilmesi için gerek görülürse konusunun uzmanı bilirkişi veya bilirkişilerden de yardım alınmalıdır.Somut olaya gelince; eşler, 20.07.1978 tarihinde evlenmiş, 15.11.2007 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün, kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir(TMK 225/son). Sözleşmeyle başka mal rejiminin seçildiği ileri sürülmediğinden evlilik tarihinden 4721 sayılı TMK'nun yürürlüğe girdiği 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (743 sayılı TKM 170.m), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar ise, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (4722 sayılı yasanın 10, TMK 202.m). Tasfiyeye konu Akbank 393-54165 nolu vadeli hesap eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu 17.05.2007 tarihinde 136.983,00 TL para yatırılırak, davalı eş adına açılmıştır. Mal rejiminin tasfiyesinde eşlerin bağlı bulunduğu rejime ilişkin hükümler uygulanır (TMK 179.m).Yukarda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede;Mahkemece, tarafların boşanma dava tarihinde (15.11.2007 ) bankadaki vadeli hesapta bulunan miktarın (ana para+işlemiş faiz) belirlenerek, bu miktar üzerinden davanın kabulü ile tasfiyeye karar verilmesi gerekirken karar tarihine yakın son işlem tarihindeki (29.03.2011) para (ana para + işlemiş faiz) ile davalı tarafından ... tarihleri arasında hesaptan çekilen paranın toplamı üzeriden karar verilmesi isabetsiz olmuş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarda 2. bentte gösterilen sebeplerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA; vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin temyiz itirazlarının bozma sebebine göre incelenmesine yer olmadığına, diğer temyiz itirazlarının yukarda 1. bentte gösterilen sebeplerle reddine ve taraflarca HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 1.761,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.