MAHKEMESİ : İstanbul 10. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 26/05/2015NUMARASI : 2015/223-2015/511Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, TBK.nun 347. maddesine dayalı on yıllık uzama süresinin dolması nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi üzerine hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı yürürlükten kaldırılan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 388. maddesi ile bunun karşılığı olarak düzenlenen ve 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/2. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre hüküm, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kapsar. Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Hüküm gerekçesi dosya içeriğine uygun olmak zorundadır. Ayrıca, hükmün gerekçesi ile sonuç kısmı birbiri ile çelişmemelidir.Somut olayda; davacı kiralayan, davalının, dava konusu taşınmazda 01/03/2001 başlangıç tarihli 1 yıl süreli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, sözleşme süresinin 10 yılı aştığını, belirterek davalının tahliyesini istemiş, yargılama sırasında; davalının 01/05/2015 tarihinde taşınmazı terk ettiğini ancak anahtarı teslim etmediğini, bildirmiştir. Davalı vekili ise duruşmadaki beyanında 01/03/2015 tarihinde taşınmazın tahliye edildiğini, anahtarın noter yada mahkeme vasıtası ile gönderilmediğini, kapıcıya teslim edildiğini beyan etmiştir. Tahliye istemli davanın yargılaması sonunda, mahkemece kararın gerekçesinde; Yargılama devam ederken tarafların aralarında sulh oldukları, herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan ettikleri, açıklanmış hükmün sonuç kısmında; dava konusuz kaldığından esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına dair hüküm kurulmuştur. Bu durumda hükmün gerekçesinin dosya içeriği ile çelişkili olduğu anlaşıldığından hükmün bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA,bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine 25.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.