Dava dilekçesinde Merkez İlçe Kongresi yapılmak üzere kayyım atanması ve olağanüstü seçimli kongre talebinin zımnen reddine ilişkin il ve merkez ilçe yönetim kurulu kararının iptali istenilmiştir. Mahkemece kayyım atanması talebinin kabulü, diğer talepler yönünden görevsizlik kararı verilmesi cihetine gidilmiş, hüküm davalı ... Ordu Merkez İlçe Yönetim Kurulu Başkanı tarafından kararın temyize tabi olmadığı ve kesinleşme şerhi verilmesi istemine ilişkin davacı vekilinin talebinin reddine ilişkin ek karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği düşünüldü.Davacı vekili dilekçesinde; davalı geçici merkez ilçe yönetiminin siyasi Partiler Kanunu ve Parti Tüzüğü gereğince yapması gereken olağanüstü kongreyi yapmadığını, seçilmiş yönetim gibi davranarak delege seçimleri yaptığını, delege seçiminin usulüne uygun olmadığını belirterek davalının yapmış olduğu olağan kongre çalışmalarının ihtiyaten durdurulmasını, olağanüstü kongre yapılması yönündeki talebin zımnen reddine ilişkin kararların iptalini ve olağanüstü kongre yapılmak üzere kayyım tayin edilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf, il teşkilatı ile merkez ilçe teşkilatının tüzel kişiliği olmadığını, dolayısı ile davada hasım gösterilemeyeceğini, olağanüstü kongrenin parti uygulaması nedeni ile yapılmadığını, delege seçimlerinin kanuna uygun yapıldığını savunmuştur.Mahkemece; kayyım atanmasına ilişkin talebin kabulüne, diğer taleplere ilişkin olarak mahkemenin görevsizliğine ve davacının Ordu İlçe Seçim Kurulu Başkanlığı nezdinde dava açmakta muhtariyetine karar verilmiştir.Husumet kamu düzeni ile ilgili olup, yargılama sırasında re'sen nazara alınması gerekir.Siyasi partilerin, belde, ilçe ve il teşkilatlarının parti tüzel kişiliğinden ayrı ve bağımsız bir tüzel kişilikleri yoktur.Partiyi temsil yetkisi, genel başkana aittir. Kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak kaydıyla, parti adına dava açma, davada husumet yetkisi genel başkana ve ona izafeten parti tüzüğünün göstereceği parti mercilerine aittir (2820 SPK md. 15/3).Parti tüzüğünde (md. 36/2-son) genel başkanın temsil edeceği, yokluğunda kendisine vekillik etmek üzere genel başkan yardımcılarından birini görevlendireceği belirtilmiştir.Dava, olağanüstü kongre toplanması için kayyım atanmasına ilişkin olup, husumet ilgili partinin İl Yönetim Kurulu Başkanlığı ile Merkez İlçe Geçici Yönetim Kurulu Başkanlığına yöneltilmiştir. Yukarıda açıklanan hükümler uyarınca davalıların temsil yetkisi bulunmamaktadır. Bu bakımdan Parti Genel Başkanlığı'na husumetin yöneltilmesi gerekirken, husumet itirazının kayyım tayini davalılarının hasımsız da açılabileceği ve davalıların hasım gösterilmesine engel bulunmadığı gerekçe gösterilerek hatalı hasımla hüküm tesisi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA) ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 10.06.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.