Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10208 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7646 - Esas Yıl 2015
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, 15.07.2013 tarihli, bir yıl müddetli kira sözleşmesine dayanarak, 24.09.2014 tarihinde başlattığı icra takibi ile 2.600 TL kira bedelinin tahsilini ve kiralananın tahliyesini istemiş, ödeme emrinin tebliğ üzerine süresinde ödeme yapılmadığını belirterek temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuş, mahkemece tahliye isteminin kabulüne karar verilmiştir. Türk Borçlar Kanunu'nun 315.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için istenen kira parasının veya yan giderin muaccel (istenebilir) olması ve kira bedeli ile yan giderin verilen sürede ödenmemiş bulunması, ihtarnamede verilen süre içerisinde kira parasının ödenmemesi halinde akdin feshedileceğinin açıkça belirtilmesi gerekir. Kiracıya verilecek süre konut ve çatılı işyeri kiralarında en az otuz gün, ürün kiralarında en az altmış gün, diğer kira ilişkilerinde ise en az on gündür. Kira parası götürülüp ödenmesi gereken borçlardan olduğundan kiralayana götürülüp elden ödenmesi veya gideri kiracıya ait olmak koşuluyla konutta ödemeli olarak PTT kanalıyla gönderilmesi gerekir. Bundan ayrı, sözleşmede özel bir koşul kabul edilmişse bu hususta göz önünde tutulmalıdır. Açıklanan şekilde yapılmayan ödemeler yasal ödeme olarak kabul edilemez. Ancak teamül haline gelmiş bir ödeme şekli varsa bu şekilde yapılan ödemede geçerlidir. Olayımıza gelince; Davacı tarafından davalı hakkında başlatılan tahliye istekli icra takibi ile davalıya gönderilen örnek 13 ödeme emrinde 30 günlük ödeme süresi ile 7 günlük itiraz süresinin gösterilmediği görülmüştür. Türk Borçlar Kanunu'nun 315. maddesinde yer alan yasal ödeme süresi olan 30 günlük sürenin borçluya verilmemesi durumunda tahliye istenemez ve bu ödeme emrinin geçerli bir ihtar olduğu kabul edilemez. İtiraz ve ödeme sürelerinin ödeme emrinde açıkça gösterilmesi gerekir. Dip notta adi kira ve hasılat kiralarında ödeme ve itiraz sürelerinin gösterilmiş olması ödeme emrinin yasal olarak düzenlendiği anlamına gelmez. Mahkemece tahliye istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 23.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.