Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 969 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8812 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 2 - 2012/109407MAHKEMESİ : İstanbul 55. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 06/12/2011NUMARASI : 2009/261 (E) ve 2011/691 (K)SUÇ : Hırsızlık, Konut dokunulmazlığını bozma Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık Ö.. K..'ın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından,hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan,CYY’nın 231/6.maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” koşulunun bulunmaması nedeniyle sanık Ö.. K.. hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçu yönünden de hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Konut dokunulmazlığını bozma suçunun birden fazla kişi ile birlikte işlenmesi nedeniyle sanıklar S.. U.. ve Ö.. K..'a verilen cezaların TCK'nın 119/1-c maddesi uyarınca artırılması gerektiğinin gözetilmemesi karşı temyiz olmadığı için bozma nedeni yapılmamış,diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;I-Sanıklar S.. U.. ve Ö.. K..'ın tüm aşamalarda hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozma suçlarını inkar etmeleri,olay yerinde bulunan mont,pet şişe ve diğer eşyalar üzerinden elde edilmiş izlerin sanıklara ait olmadığının belirlenmesi,katılan Yonca'nın sanıklar Serkan ve Ömer'le ilgili bir teşhisinin olmaması ve 23.06.2006 gecesi saat 02:30 sıralarında gerçekleşen eylemlere ilişkin sanıkların kaldığı konteynırda aynı gün saat 11:00'de yapılan arama sonucu ele geçirilen çantadaki eşyaların katılanlara ait olup olmadığı hususunda katılanlar tarafından yapılmış bir tespitin de bulunmaması karşısında,sanıkların kaldığı konteynırdaki çantada bulunan eşyaların katılanlara ait olup olmadığı kesin olarak belirlenerek sanıkların hukuki durumlarının buna göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde cezalandırılmalarına karar verilmesi, II-Kabuli göre de; 1-Sanıklar S.. U.. ve Ö.. K.. hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan verilen erteli cezalar yönünden TCK'nın 51/3.maddesi uyarınca denetim süresine tabi tutulmalarına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken bir yandan TCK'nın 51/3.maddesi uyarınca 1 yıl denetim süresine tabi tutulmalarına karar verilirken öte yandan üç yıl içinde kasıtlı bir suç işlemeleri durumunda bu cezanında yerine getirileceği uyarısı yapılmasına karar verilmesi suretiyle hükümde çelişkiye neden olunması, 2-Sanık S.. U.. hakkında, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilirken,CYY’nın 231. maddesinde sayılan nesnel (objektif) ve öznel koşulların değerlendirilip buna ilişkin gerekçelerin gösterilmesi gerektiği, sanık S.. U..'ın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin ilamının kasıtlı suçtan mahkumiyet olarak kabul edilmemesi nedeniyle CYY’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (a) bendinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi için aranan nesnel (objektif) koşulunun bulunduğu, aynı maddenin (c). bendinde gösterilen ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin nesnel (objektif) koşullardan bir diğeri olan suçun işlenmesi ile mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinde esas alınacak zararın, kanaat verici basit bir araştırmayla belirlenecek maddi zarar olduğu,konut dokunulmazlığını bozma suçunun zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı gözetilerek,sanık hakkında CYY’nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen, “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyecekleri hususunda kanaate varılması” öznel (sübjektif) koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken “zarar karşılanmadığından” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeye dayanılarak sanık S.. U.. hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 3-TCK'nın 53/1-c maddesinde belirtilen velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirininaynı maddenin 3.fıkrası uyarınca sadece sanıklar Serkan ve Ömer'in kendi alt soyu yönünden koşullu salıvermeye kadar uygulanabileceğinin gözetilmemesi, 4-Birlikte suç işleyen sanıklar Serkan ve Ömer'den katılan lehine hükmolunan vekalet ücretinin ve yargılama giderlerinin eşit yerine zincirleme olarak alınmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş,sanıklar S.. U.. ve Ö.. K..'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 20/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.