Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13007 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16567 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ankara 24. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 29/01/2014NUMARASI : 2012/548-2014/37Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:-K A R A R-Davacı vekili davacıların desteği E. K.'ın davalıya ait araçta bulunduğu sırada meydana gelen trafik kazasında vefat ettiğini belirterek davacı eş Latife için 200.000,00 TL, davacı çocuklar Tuğçe, Beste ve Fadime Sude için ayrı ayrı 100.000,00 TL. olmak üzere toplam 500.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, kusur oranını ve talep edilen tazminatı kabul etmediklerini, kazanın sürücünün kusuru ile meydana geldiğini, belirterek davanın reddini savunmuşturMahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı eş Latife için 30.000,00 TL, davacı çocuklar Tuğçe, Beste ve Fadime Sude için ayrı ayrı 10.000,00 TL.manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davacılar vekilinin temyiz itirazları yönünden;Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, TMK.'nun 4. Maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar için takdir olunan manevi tazminatların düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ;Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 492 Sayılı Harçlar Yasası'nın 13/J maddesi uyarınca davalı Adalet Bakanlığı'ndan harç alınmamasına 30.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.