Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12560 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5483 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm : CMK'nın 223/2-a maddesi uyarınca beraat Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından unsurlarının oluşmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, mahalli Cumhuriyet savcısının sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-TCK'nın 179/2. maddesinde "Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişi, iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır" hükmüne yer verildiği, bu maddede tanımlanan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun oluşması için aracın tehlikeli olacak şekilde sevk ve idare edilmesi gerektiği, oysaki olay günü Suluova- Sakarya istikametine seyir halinde olan sanığın, araç ile seyir halindeyken kuru sıkı tabanca ile ilçe girişindeki tünel içinde ateş etme eyleminin trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu oluşturmayacağı, bu yöndeki mahkeme kabulünün isabetli olduğu, ancak; sanığın eyleminin 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 36/1. madde ve fıkrasında tanımı yapılan gürültüye neden olma kapsamında olduğu, Kabahatler Kanununun 24. maddesine göre de mahkemece idari yaptırım kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Adli emanette kayıtlı kuru-sıkı tabanca ve eklerinin 5729 sayılı Yasanın 4. maddesi ve Ses ve Gaz Fişeği Atabilen Silahlara İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre işlem yapılmak üzere idareye teslimine karar verilmesi yerine, sahibine iadesine karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.