Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10579 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8295 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İzmir 7. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/05/2014NUMARASI : 2013/215-2014/157İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine kira alacağının tahsili amacı ile tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine davalı borçlunun itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması, kiralananın tahliyesi ve icra inkar tazminatı isteminde bulunmuştur. Mahkemenin istemin kısmen kabulü ile itirazın 4.950 TL asıl alacak ve 0.83 TL işlemiş faizi üzerinden kaldırılmasına, takibin devamına, kiralananın tahliyesine ve davalı borçlunun % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine dair verdiği karar davalı borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.İcra takibinde ve davada dayanılan ve karara esas alınan 01.03.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi ile kuyumcu dükkanı nitelikli kiralanan, kuyumculukla ilgili iş yeri olarak kullanılması için davalı borçluya kiralanmıştır. Sözleşmenin özel şartlar bölümü 4. maddesinde, aynı dönem içinde kira bedelinin iki ay ödenmemesi halinde ödenmeyen aydan dönem kirasının sonuna kadar olan kira bedellerinin muacceliyet kespdeceği kararlaştırılmıştır. Davacı alacaklı İzmir 22. İcra Müdürlüğü’nün 2012 / 3820 sayılı dosyası ile davalı borçlu hakkında 09.04.2012 tarihinde tahliye istekli olarak başlattığı icra takibinde aylık 1.574 TL'den ve Mart 2012 ayı kira bakiyesi ile Nisan 2012 ayı kirası ve sözleşmedeki muacceliyet şartı gereğince Mayıs 2012- Şubat 2013 arası aylar kirasının tahsilini talep etmiştir .Davalı borçlu icra takibi ile istenilen ve muaccel hale geldiği iddia edilen aylar kirasını süresi içinde ödememekle birlikte, kiracı aleyhine düzenleme yasağı başlıklı 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 346.maddesinde; kiracıya kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü getirilemeyeceği, özellikle kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmaların geçersiz olduğu, 6101 Sayılı Türk Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun Geçmişe etkili olma başlıklı 2.maddesinde; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kurallarının gerçekleştikleri tarihe bakılmaksızın bütün fiil ve işlemlere uygulanacağı, aynı kanunun görülmekte olan davalara ilişkin uygulama başlıklı 7.maddesinde de; Türk Borçlar Kanununun kamu düzenine ve genel ahlaka ilişkin kuralları ile geçici ödemelere ilişkin 76'ncı, faize ilişkin 88'nci, temerrüt faizine ilişkin 120'nci ve aşırı ifa güçlüğüne ilişkin 138'nci maddesinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Kiracıyı koruma amacıyla getirilen TBK.nun 346.maddesindeki bu yasal düzenlemenin kamu düzenine ilişkin olduğu kuşkusuzdur. Bununla birlikte 6217 Sayılı Yasanın geçici 2.maddesinde değişiklik yapan 6353 Sayılı Yasanın 53.maddesine göre; kiracının Türk Ticaret Kanunun'da tacir olarak sayılan kişiler ile özel hukuk ve kamu hukuku tüzel kişileri olduğu işyeri kiralarında 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun 323, 325, 331, 340, 343, 344, 346 ve 354'ncü maddelerinin 01.07.2012 tarihinden itibaren sekiz yıl süreyle uygulanamayacağı, bu halde kira sözleşmelerinde bu maddelerde belirtilmiş olan konulara ilişkin olarak sözleşme serbestisi gereği kira sözleşmesi hükümlerinin tatbik olunacağı da öngörülmektedir.Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmesinin özel şartlar bölümü 4. maddesinde muacceliyet koşuluna yer verildiği görülmekte ise de; dosya kapsamından kiracının T.T.K. kapsamında tacir olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda mahkemece kiracının tacir olup olmadığı araştırılarak, tacir olması durumunda hakkında TBK.nun 346.maddesinin 01.07.2012 tarihinden itibaren sekiz yıl süre ile uygulanamayacağı gözetilmeli, tacir olmadığının anlaşılması halinde ise; yeni yasal düzenleme karşısında bu koşulun davalı kiracı yönünden geçersiz hale geldiği kabul edilerek değerlendirmenin takip tarihi itibariyle ödenmemiş muaccel kira alacağına göre yapılması, muacceliyet koşulu gereğince istenen aylar kirası yönünden alacak isteğinin reddine karar verilmesi gerekir.Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 ve İİK.nın 366.maddesi uyarınca kararın BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 30.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.